Terribly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Terribly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Anlamı: “Terribly” kelimesi, bir şeyin çok kötü veya üzücü olduğunu ifade etmek için kullanılan bir sıfat veya zarftır.
Örnek cümleler:
- I’m terribly sorry for what I said. (Söylediğim şey için çok üzgünüm.)
- The movie was terribly boring. (Film çok sıkıcıydı.)
- She is terribly sick and can’t come to work today. (Çok hasta ve bugün işe gelemez.)
- I’m terribly afraid of heights. (Yükseklikten çok korkuyorum.)
- The food at that restaurant was terribly salty. (O restorandaki yemekler çok tuzluydu.)
- He plays the piano terribly well. (Piyano çalmada korkunç derecede iyi.)
- The weather is terribly hot today. (Hava bugün çok sıcak.)
- I feel terribly lonely without my friends. (Arkadaşlarım olmadan korkunç derecede yalnız hissediyorum.)
- That was a terribly rude thing to say. (Söylenen şey çok kaba bir şeydi.)
- The traffic was terribly heavy this morning. (Bu sabah trafik çok yoğundu.)
- She’s terribly nervous before exams. (Sınavlardan önce çok sinirli.)
- He’s terribly messy and can never find anything. (Çok dağınık ve hiçbir şey bulamaz.)
- The news of the accident was terribly shocking. (Kaza haberleri çok şok ediciydi.)
- The restaurant service was terribly slow. (Restorandaki hizmet çok yavaştı.)
- I’m terribly sorry for being late. (Geç kaldığım için çok üzgünüm.)
- The hotel room was terribly small. (Otel odası çok küçüktü.)
- She’s terribly allergic to cats. (Kedilere karşı korkunç derecede alerjik.)
- The meeting was terribly boring and unproductive. (Toplantı çok sıkıcı ve verimsizdi.)
- He’s terribly tired after working all day. (Tüm gün çalıştıktan sonra korkunç derecede yorgun.)
- The team played terribly in the championship game. (Takım şampiyona maçında korkunç derecede kötü oynadı.)
Türkçe karşılıkları:
- Söylediğim şey için çok üzgünüm.
- Film çok sıkıcıydı.
- Çok hasta ve bugün işe gelemez.
- Yükseklikten çok korkuyorum.
- O restorandaki yemekler çok tuzluydu.
- Piyano çalmada korkunç derecede iyi.
- Hava bugün çok sıcak.
- Arkadaşlarım olmadan korkunç derecede yalnız hissediyorum.
- Söylenen şey çok kaba bir şeydi.
- Bu sabah trafik çok yoğundu.
- Sınavlardan önce çok sinirli.
- Çok dağınık ve hiçbir şey bulamaz.
- Kaza haberleri çok şok ediciydi.
- Restorandaki hizmet çok yavaştı.
- Geç kaldığım için çok üzgünüm.
- Otel odası çok küçüktü.
- Kedilere karşı korkunç derecede alerjik.
- Toplantı çok sıkıcı ve verimsizdi.
- Tüm gün çalıştıktan sonra korkunç derecede yorgun.
- Takım şampiyona maçında korkunç derecede kötü oynadı.
Hemen Yorum Yaz