Supply İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Supply Nedir?
Supply kelimesi, “tedarik” anlamına gelir. Bir şeyin gereksinimlerini karşılamak için sağlanan malzemelerin, ekipmanların veya hizmetlerin toplamıdır.
Örnek Cümleler:
- The company needs to increase its supply of raw materials to meet the demand. (Şirket, talebi karşılamak için ham madde tedarikini artırmalıdır.)
- The supply of electricity was disrupted due to the storm. (Elektrik tedariki fırtına nedeniyle kesintiye uğradı.)
- The hospital is running low on medical supplies. (Hastane, tıbbi malzeme tedarikinde sıkıntı yaşıyor.)
- The government is responsible for ensuring the supply of clean drinking water to its citizens. (Hükümet, vatandaşlarına temiz içme suyu tedarikini sağlamaktan sorumludur.)
- The construction company ordered a large supply of cement for the project. (İnşaat şirketi, proje için büyük miktarda çimento sipariş etti.)
- The company relies on a steady supply of skilled workers to maintain its operations. (Şirket, işletmelerini sürdürmek için düzenli bir şekilde nitelikli işçi tedarikine güveniyor.)
- The shortage of medical supplies has caused a crisis in the healthcare industry. (Tıbbi malzemelerin kıtlığı, sağlık sektöründe bir krize neden oldu.)
- The store ran out of supplies during the busy holiday season. (Mağaza, yoğun tatil sezonunda tedarikleri tüketti.)
- The government is working to increase the supply of affordable housing. (Hükümet, uygun fiyatlı konut tedarikini artırmak için çalışıyor.)
- The restaurant needs to order a new supply of ingredients for the week. (Restoran, haftalık olarak yeni bir malzeme tedariki sipariş etmelidir.)
- The company has a reliable supply chain that ensures timely delivery of products. (Şirketin güvenilir bir tedarik zinciri vardır ve ürünlerin zamanında teslimatını garanti eder.)
- The army needs a steady supply of ammunition during the war. (Ordu, savaş sırasında düzenli bir şekilde mühimmat tedarikine ihtiyaç duyar.)
- The supply of fresh produce at the farmers’ market varies depending on the season. (Çiftçi pazarındaki taze ürün tedariki, mevsime bağlı olarak değişir.)
- The company sources its materials from sustainable suppliers to reduce its environmental impact. (Şirket, çevresel etkisini azaltmak için sürdürülebilir tedarikçilerden malzeme kaynağı sağlar.)
- The supply of oil is a major factor in determining gasoline prices. (Petrol tedariki, benzin fiyatlarının belirlenmesinde önemli bir faktördür.)
- The school ordered a new supply of textbooks for the upcoming semester. (Okul, yakla
şan dönem için yeni bir ders kitabı tedariki sipariş etti.)
17. The government is investing in renewable energy to reduce its dependence on fossil fuel supplies. (Hükümet, fosil yakıt tedarikine bağımlılığını azaltmak için yenilenebilir enerjiye yatırım yapıyor.)
- The restaurant’s supply of fresh seafood is delivered daily. (Restoranın taze deniz ürünleri tedariki günlük olarak teslim edilir.)
- The company’s supply chain was disrupted by the pandemic, causing delays in product delivery. (Şirketin tedarik zinciri, pandemi nedeniyle bozuldu ve ürün teslimatında gecikmelere neden oldu.)
- The government provided a supply of emergency aid to the victims of the natural disaster. (Hükümet, doğal afet mağdurlarına acil yardım tedarik etti.)
Türkçe Karşılıkları:
- tedarik
- talebi karşılamak için malzemelerin, ekipmanların veya hizmetlerin toplamı
- elektrik, tıbbi malzeme, çimento vb. tedariki
- vatandaşlara temiz içme suyu tedariki
- işletmelerin sürdürülmesi için nitelikli işçi tedariki
- tıbbi malzeme kıtlığı
- tedariklerin tükenmesi
- uygun fiyatlı konut tedariki
- yeni malzeme tedarikleri sipariş etmek
- güvenilir tedarik zinciri
- mühimmat tedariki
- mevsimsel olarak değişen taze ürün tedariki
- sürdürülebilir malzeme kaynakları
- petrol tedariki
- yeni ders kitabı tedariki
- yenilenebilir enerjiye yatırım
- taze deniz ürünleri tedariki
- tedarik zincirinin pandemi nedeniyle bozulması
- doğal afet mağdurlarına acil yardım tedariki
Hemen Yorum Yaz