Sucker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sucker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sucker İle İlgili Cümleler

Sucker Türkçede “emici” veya “aptal” gibi anlamlara gelebilen bir sözcüktür. Aşağıda sucker kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanıldığı 20 örnek cümle yer almaktadır.

1. She’s such a sucker for romance novels. (O romantik romanlara karşı tam bir bağımlılığı var.)
2. Don’t be a sucker, read the contract carefully before you sign. (Aptal olma, imzalamadan önce sözleşmeyi dikkatlice oku.)
3. I fell for the sucker punch and was knocked out. (Ben de yere düşene kadar ölümcül bir darbe aldım.)
4. He’s a sucker for sweets, he can’t resist them. (O tatlılara karşı tam bir bağımlılığı var, direnemiyor.)
5. The con artist tricked the sucker into giving him all his money. (Dolandırıcı, emiciyi tüm parasını vermesi için kandırdı.)
6. I can’t believe you fell for that old sucker play. (O eski numaraya düştüğüne inanamıyorum.)
7. He’s a sucker for punishment, he always chooses the hardest tasks. (O cezalandırmaya karşı tam bir bağımlılığı var, her zaman en zor görevleri seçer.)
8. The mosquito is a notorious blood sucker. (Sivrisinek ünlü bir kan emicidir.)
9. He’s a sucker for attention, always seeking the spotlight. (O ilgiye karşı tam bir bağımlılığı var, her zaman ilgi odağı olmaya çalışıyor.)
10. I’m not going to be a sucker and fall for that scam. (Ben bir aptal olup o dolandırıcılığa düşmeyeceğim.)
11. She’s a sucker for designer clothes, always buying the latest trends. (O tasarımcı kıyafetlere karşı tam bir bağımlılığı var, her zaman en son trendleri satın alıyor.)
12. The leech is a parasitic sucker that feeds on blood. (Sülük, kan emen parazitik bir emicidir.)
13. He’s a sucker for nostalgia, always talking about the good old days. (O nostaljiye karşı tam bir bağımlılığı var, her zaman iyi eski günleri anlatıyor.)
14. The vacuum cleaner has a powerful sucker to pick up dirt. (Elektrikli süpürge, kirleri toplamak için güçlü bir emiciye sahiptir.)
15. Don’t be a sucker and believe everything you hear. (Aptal olma ve duyduğun her şeye inanma.)
16. He’s a sucker for compliments, always fishing for praise. (O iltifatlara karşı tam bir bağımlılığı var, her zaman övgü arıyor.)
17. The octopus has multiple suckers on its tentacles to grip objects. (Ahtapotun tentaküllerinde objeleri kavramak için birden fazla emici vardır.)
18. She’s such a sucker

18. She’s such a sucker for adventure, always seeking out new experiences. (O maceraya karşı tam bir bağımlılığı var, her zaman yeni deneyimler arıyor.)
19. The vampire bat is a nocturnal sucker of blood. (Vampir yarasası, gece avlanan bir kan emicidir.)
20. He’s a sucker for sports, always glued to the TV during game season. (O sporlara karşı tam bir bağımlılığı var, oyun sezonunda televizyonun başına yapışıyor.)

Türkçe Karşılığı: emici, aptal