Succession İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Succession İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Succession

Succession kelimesi, bir şirketin, bir liderin veya bir güç pozisyonunun, özellikle bir başka kişinin veya grubunun yerini alması anlamına gelir.

1. The company’s succession plan ensures a smooth transition of power. (Şirketin başarı planı, güç aktarımının sorunsuz olmasını sağlar.)
2. The king’s death sparked a succession crisis. (Kralın ölümü bir halefiyet krizine neden oldu.)
3. She is next in line for succession. (O, halefiyet için sıradaki kişidir.)
4. The CEO is grooming his son for succession. (CEO, oğlunu halefiyet için eğitiyor.)
5. The succession ceremony was attended by many dignitaries. (Halefiyet törenine birçok önemli kişi katıldı.)
6. The prince’s succession to the throne was met with both excitement and skepticism. (Prens’in tahta çıkışı hem heyecanla karşılandı hem de şüpheyle.)
7. The succession of one generation to another is a natural part of life. (Bir kuşağın diğerine halefiyeti, hayatın doğal bir parçasıdır.)
8. The succession of the presidency was peaceful and orderly. (Başkanlığın halefiyeti barışçıl ve düzenliydi.)
9. He was not happy with the company’s succession plan and decided to leave. (Şirketin halefiyet planından memnun değildi ve ayrılmaya karar verdi.)
10. The board of directors is responsible for choosing a successor. (Yönetim kurulu, bir halef seçmekten sorumludur.)
11. The prince’s succession was threatened by a rival claimant. (Prens’in halefiyeti, rakip bir talepçi tarafından tehdit edildi.)
12. The company’s succession policy is designed to prevent power struggles. (Şirketin halefiyet politikası, güç mücadelelerini önlemek için tasarlanmıştır.)
13. The king’s succession was announced on national television. (Kralın halefiyeti, ulusal televizyonda duyuruldu.)
14. The company’s shareholders were concerned about the succession plan. (Şirketin hissedarları, halefiyet planından endişe duyuyordu.)
15. The succession of a new leader can bring both opportunities and challenges. (Yeni bir liderin halefiyeti hem fırsatları hem de zorlukları beraberinde getirebilir.)
16. The prince’s succession was celebrated with a grand parade. (Prens’in halefiyeti büyük bir geçit töreniyle kutlandı.)
17. The company’s board of directors is discussing possible candidates for succession. (Şirketin yönetim kurulu, halefiyet için olası adayları tartışıyor.)
18. The succession of power was marked by a symbolic handing over of the keys. (Güç aktarımı sembolik olarak anahtarların devredilmesiyle işaretlendi.)
19. The CEO’s sudden resignation caused uncertainty about the company’s succession plan. (CEO

nin ani istifası, şirketin halefiyet planıyla ilgili belirsizlik yarattı.)
20. The prince’s succession speech emphasized the importance of unity and progress. (Prens’in halefiyet konuşması birliğin ve ilerlemenin önemini vurguladı.)