Stocky İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stocky İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stocky Nedir?

Stocky, Türkçe’de “iriyarı, bodur” gibi anlamlara gelen bir sıfat olarak kullanılır.

Örnek cümleler:

1. She is quite stocky for a ballerina.
   ( O bir bale dansçısı için oldukça iriyarı. )

2. The bulldog was short and stocky.
   ( Bulldog kısa ve bodurdu. )

3. Despite his stocky build, he was surprisingly fast.
   ( İriyapılı olmasına rağmen, şaşırtıcı derecede hızlıydı. )

4. The stocky wrestler easily lifted his opponent off the ground.
   ( Iriyapılı güreşçi rakibini kolayca havaya kaldırdı. )

5. Her stocky frame made it difficult for her to find clothes that fit properly.
   ( Iriyapılı yapısı onun uygun kıyafet bulmasını zorlaştırdı. )

6. The stocky tree trunk was too wide to wrap his arms around.
   ( Iri gövdeli ağaç gövdesi kollarını sarmak için çok genişti. )

7. He had a stocky build and a bushy beard.
   ( Iri yapısı ve kabarık sakalı vardı. )

8. The stocky football player easily pushed past the defensive line.
   ( Iri yapılı futbolcu savunma hattından kolayca geçti. )

9. The stocky horse was well-suited for carrying heavy loads.
   ( Iriyapılı at ağır yükleri taşımak için uyguntu. )

10. She wore a stocky pair of boots to keep her feet warm in the snow.
    ( Ayaklarını karlı havalarda sıcak tutmak için iri yapılı çizmeler giydi. )

11. The stocky bouncer stood at the entrance of the club.
    ( Iri yapılı kapıcı kulübün girişinde durdu. )

12. The stocky chef prepared a hearty meal for his guests.
    ( Iri yapılı şef misafirleri için doyurucu bir yemek hazırladı. )

13. His stocky fingers struggled to play the delicate piano piece.
    ( Iri yapılı parmakları hassas piyano parçasını çalmakta zorlandı. )

14. The stocky farmer worked tirelessly in the fields.
    ( Iriyapılı çiftçi tarlalarda yorulmadan çalıştı. )

15. The stocky truck was able to carry a heavy load of bricks.
    ( Iriyapılı kamyon ağır tuğla yükünü taşıyabildi. )

16. The stocky boxer was known for his powerful punches.
    ( Iri yapılı boksör güçlü yumruklarıyla tanınıyordu. )

17. She had a stocky build and a friendly smile.
    ( Iri yapısı ve dostça bir gülümsemesi vardı. )

18. The stocky sofa took up a lot of space in the small room.
    ( Iriyapılı koltuk küçük odada çok yer kapladı. )

19. The stocky statue was made of solid stone.
    ( Iriyapılı heykel katı taştan yapılmıştı. )

20. The stocky security

guard patrolled the building all night long.
( Iri yapılı güvenlik görevlisi bina etrafında bütün gece devriye gezdi. )