Sporadically İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sporadically İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sporadically Nedir?

Sporadically, “ara sıra” veya “düzensiz olarak” anlamına gelen bir zarftır.

Örnek cümleler:

1. Sporadically attending classes won’t help you improve your grades. (Ara sıra derslere katılmak, notlarınızı iyileştirmenize yardımcı olmaz.)
2. The company’s CEO only visits the office sporadically. (Şirketin CEO’su sadece ara sıra ofise gelir.)
3. I can only see my old friend sporadically since she lives in another city. (Eski arkadaşımı sadece ara sıra görebiliyorum çünkü o başka bir şehirde yaşıyor.)
4. The sun shines sporadically during the winter months in this area. (Bu bölgede kış aylarında güneş sadece ara sıra parlar.)
5. My boss only checks his emails sporadically on weekends. (Patronum hafta sonları e-postalarını sadece ara sıra kontrol eder.)
6. The museum sporadically hosts special exhibitions throughout the year. (Müze yıl boyunca ara sıra özel sergiler düzenler.)
7. The bus only runs sporadically on this route, so it’s best to check the schedule before leaving. (Otobüs bu güzergahta sadece ara sıra çalışır, bu yüzden çıkarken programı kontrol etmek en iyisidir.)
8. The restaurant sporadically changes its menu to feature seasonal dishes. (Restoran ara sıra menüsünü mevsimsel yemeklerle değiştirir.)
9. The cat only appears sporadically in the garden, so it’s hard to get a good photo of it. (Kedi bahçede sadece ara sıra görünür, bu yüzden onun iyi bir fotoğrafını çekmek zordur.)
10. The weather in this region is known for being sporadically unpredictable. (Bu bölgedeki hava durumu sık sık tahmin edilemez olmasıyla bilinir.)
11. The team’s performance has been sporadically good this season. (Takımın performansı bu sezon ara sıra iyi oldu.)
12. The train to the mountain resort runs sporadically during the off-season. (Dağ tatil beldesine tren, sezon dışında sadece ara sıra çalışır.)
13. The artist sporadically releases new music, but when she

does, it’s always worth the wait. (Sanatçı ara sıra yeni müzikler yayımlar, ancak yayımladığı zaman her zaman beklemeye değerdir.)
14. The town’s farmers market is only open sporadically, so it’s important to check the schedule before going. (Kasabanın çiftçi pazarı sadece ara sıra açıktır, bu yüzden gitmeden önce programı kontrol etmek önemlidir.)

15. The author sporadically writes blog posts, but they are always well-researched and informative. (Yazar ara sıra blog yazıları yazar, ancak her zaman iyi araştırılmış ve bilgilendiricidir.)
16. The city’s public transportation system sporadically experiences delays due to construction. (Kentteki toplu taşıma sistemi, inşaat nedeniyle ara sıra gecikmeler yaşar.)
17. The band only performs sporadically due to the members’ busy schedules. (Grup üyelerinin yoğun programları nedeniyle grup sadece ara sıra performans sergiler.)
18. The store sporadically offers discounts on certain products. (Mağaza bazı ürünlerde ara sıra indirimler sunar.)
19. The park sporadically hosts outdoor movie screenings in the summer. (Park yaz aylarında ara sıra açık hava film gösterimleri düzenler.)
20. The power in this area goes out sporadically during storms. (Bu bölgedeki elektrik ara sıra fırtınalar sırasında kesilir.)