Spire İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spire İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Spire Nedir?

Spire, genellikle yüksek binaların zirvelerinde bulunan dar ve sivri yapı elemanıdır.

1. The spire of the cathedral reaches high into the sky. (Katedralin şahane kulesi gökyüzüne yüksektir.)
2. The spire on top of the skyscraper is a landmark of the city. (Gökdelenin tepesindeki sivri yapı şehrin simgesidir.)
3. The church’s spire is visible from miles away. (Kilisenin sivri yapısı mil mesafeden görülebilir.)
4. The spire was struck by lightning during the storm. (Şimşek fırtınası sırasında sivri yapıyı vurdu.)
5. The spire was damaged in the earthquake and had to be rebuilt. (Sivri yapı depremde hasar gördü ve yeniden inşa edildi.)
6. The spire was added to the top of the tower to make it taller. (Kuleye sivri yapı eklenerek daha yüksek hale getirildi.)
7. The spire is made of steel and coated with gold. (Sivri yapı çelikten yapılmış ve altın kaplamalıdır.)
8. The spire is a popular spot for tourists to take photos. (Sivri yapı turistlerin fotoğraf çekmek için popüler bir noktadır.)
9. The spire was designed by a famous architect. (Sivri yapı ünlü bir mimar tarafından tasarlandı.)
10. The spire of the castle was used as a lookout point. (Kale sivri yapısı gözetleme noktası olarak kullanıldı.)
11. The spire stands out against the blue sky. (Sivri yapı mavi gökyüzüne karşı dikkat çeker.)
12. The spire of the mosque is decorated with intricate patterns. (Caminin sivri yapısı karmaşık desenlerle süslenmiştir.)
13. The spire was illuminated with colorful lights for the festival. (Sivri yapı festival için renkli ışıklarla aydınlatıldı.)
14. The spire was removed from the building for safety reasons. (Güvenlik nedeniyle sivri yapı binadan çıkarıldı.)
15. The spire’s sharp point was visible from the ground. (Sivri yapının keskin noktası yerden görülebilir.)
16. The spire of the clock tower was damaged in the fire. (Saat kulesinin sivri yapısı yangında hasar gördü.)
17. The spire was part of the original design of the building. (Sivri yapı bina orijinal tasarımının bir parçasıydı.)
18. The spire was added to the top of the monument to make it more impressive. (Anıtın tepesine sivri yapı eklendi, daha etkileyici hale getirildi.)
19. The spire was built to symbolize the connection between heaven and earth. (Sivri yapı, gökyüzü ile yer arasındaki bağlantıyı simgelemek için inşa edildi.)
20. The spire’s shadow stretched across the park as

the sun began to set. (Güneş batarken, sivri yapının gölgesi parkın üzerine uzandı.)

(Türkçe Çevirileri İtalik Yazılmıştır.)

1. Katedralin sahane kulesi gökyüzüne yüksektir.
2. Gökdelenin tepesindeki sivri yapı şehrin simgesidir.
3. Kilisenin sivri yapısı mil mesafeden görülebilir.
4. Şimşek fırtınası sırasında sivri yapıyı vurdu.
5. Sivri yapı depremde hasar gördü ve yeniden inşa edildi.
6. Kuleye sivri yapı eklenerek daha yüksek hale getirildi.
7. Sivri yapı çelikten yapılmış ve altın kaplamalıdır.
8. Sivri yapı turistlerin fotoğraf çekmek için popüler bir noktadır.
9. Sivri yapı ünlü bir mimar tarafından tasarlandı.
10. Kale sivri yapısı gözetleme noktası olarak kullanıldı.
11. Sivri yapı mavi gökyüzüne karşı dikkat çeker.
12. Caminin sivri yapısı karmaşık desenlerle süslenmiştir.
13. Sivri yapı festival için renkli ışıklarla aydınlatıldı.
14. Güvenlik nedeniyle sivri yapı binadan çıkarıldı.
15. Sivri yapının keskin noktası yerden görülebilir.
16. Saat kulesinin sivri yapısı yangında hasar gördü.
17. Sivri yapı bina orijinal tasarımının bir parçasıydı.
18. Anıtın tepesine sivri yapı eklendi, daha etkileyici hale getirildi.
19. Sivri yapı gökyüzü ile yer arasındaki bağlantıyı simgelemek için inşa edildi.
20. Güneş batarken, sivri yapının gölgesi parkın üzerine uzandı.