Similarity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Similarity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Similarity (Benzerlik)

Similarity, iki ya da daha fazla şey arasındaki benzerlik derecesini ifade eder. Bu kavram birçok farklı alanda kullanılmaktadır. Örneğin, matematikte iki nesne arasındaki benzerlik derecesini ölçmek için kullanılır. Bilgisayar biliminde ise, veri madenciliği ve makine öğrenmesi alanlarında kullanılır.

  1. The similarity between the two paintings is striking. (İki tablo arasındaki benzerlik çarpıcı.)
  2. The similarity of their names made it easy to confuse them. (İsimlerinin benzerliği, onları karıştırmayı kolaylaştırdı.)
  3. The software can calculate the similarity between two documents. (Yazılım, iki belge arasındaki benzerliği hesaplayabilir.)
  4. The similarity in their appearance is uncanny. (Görünümlerindeki benzerlik ürkütücü.)
  5. The similarity in their personalities is remarkable. (Kişiliklerindeki benzerlik dikkat çekici.)
  6. The similarity between the two cars is remarkable. (İki araba arasındaki benzerlik dikkat çekici.)
  7. The similarity between the two paintings is striking. (İki tablo arasındaki benzerlik çarpıcı.)
  8. The similarity between the two buildings is undeniable. (İki bina arasındaki benzerlik inkar edilemez.)
  9. The similarity in their fashion sense is undeniable. (Moda anlayışlarındaki benzerlik inkar edilemez.)
  10. The similarity between their experiences is striking. (Deneyimlerindeki benzerlik çarpıcı.)
  11. The similarity between their stories is remarkable. (Hikayelerindeki benzerlik dikkat çekici.)
  12. The similarity between their voices is uncanny. (Seslerindeki benzerlik ürkütücü.)
  13. The similarity in their taste in music is undeniable. (Müzik zevklerindeki benzerlik inkar edilemez.)
  14. The similarity between their paintings is remarkable. (Tablolarındaki benzerlik dikkat çekici.)
  15. The similarity in their handwriting is uncanny. (El yazılarındaki benzerlik ürkütücü.)
  16. The similarity between the two books is striking. (İki kitap arasındaki benzerlik çarpıcı.)
  17. The similarity in their sense of humor is undeniable. (Mizah anlayışlarındaki benzerlik inkar edilemez.)
  18. The similarity between their handwriting styles is remarkable. (El yazı stillerindeki benzerlik dikkat çekici.)
  19. The similarity between their goals is uncanny. (Hedeflerindeki benzerlik ürkütücü.)
  20. The similarity in their taste in food is undeniable. (Yiyecek zevklerindeki benzerlik inkar edilemez.)

More Examples

  1. The similarity between the two languages helped him learn the new one quickly. (İki dil arasındaki benzerlik, yeni bir dil öğrenmesine yardımcı oldu.)
  2. The similarity in their facial features made them look like siblings. (Yüz özelliklerindeki benzerlik, onları kardeş gibi gösterdi.)
  3. The similarity in their work ethic made them a great team. (Çalışma etiğindeki benzerlik, onları harika bir takım yaptı.)
  4. The similarity between the two companies was uncanny. (İki şirket arasındaki benzerlik ürkütücüydü.)
  5. The similarity in their interests brought them together. (İlgi alanlarındaki benzerlik, onları bir araya getirdi.)
  6. The similarity in their musical styles was striking. (Müzik tarzlarındaki benzerlik çarpıcıydı.)
  7. The similarity between their speeches was remarkable. (Konuşmalarındaki benzerlik dikkat çekiciydi.)
  8. The similarity in their design aesthetic was undeniable. (Tasarım estetiğindeki benzerlik inkar edilemezdi.)
  9. The similarity in their beliefs created a strong bond. (İnançlarındaki benzerlik, güçlü bir bağ oluşturdu.)
  10. The similarity between the two books’ plots was uncanny. (İki kitabın hikayelerindeki benzerlik ürkütücüydü.)
  11. The similarity in their accents made it hard to tell where they were from. (Aksanlarındaki benzerlik, nereli olduklarını anlamayı zorlaştırdı.)
  12. The similarity between their recipes made it hard to choose which one to try. (Tariflerindeki benzerlik, hangisini deneyeceklerine karar vermeyi zorlaştırdı.)
  13. The similarity in their writing styles made it hard to tell who wrote which piece. (Yazı tarzlarındaki benzerlik, hangi yazının kim tarafından yazıldığını anlamayı zorlaştırdı.)
  14. The similarity between the two art styles was remarkable. (İki sanat tarzındaki benzerlik dikkat çekiciydi.)
  15. The similarity in their approach to problem-solving was undeniable. (Problem çözme yaklaşımlarındaki benzerlik inkar edilemezdi.)
  16. The similarity in their teaching methods made them a great duo. (Öğretim yöntemlerindeki benzerlik, onları harika bir ikili yaptı.)
  17. The similarity between the two architectural styles was uncanny. (İki mimari stil arasındaki benzerlik ürkütücüydü.)
  18. The similarity in their dance styles made them a great dance partner. (Dans stillerindeki benzerlik, harika bir dans partneri yaptı.)
  19. The similarity between their fashion designs was remarkable. (Moda tasarımlarındaki benzerlik dikkat çekiciydi.)
  20. The similarity in their political views brought them together. (Politik görüşlerindeki benzerlik, onları bir araya getirdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.