Shoal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Shoal Nedir?
Shoal, sığ su bölgesi anlamına gelir. Su yüzeyine yakın bölgelerde oluşan sığlıklar olarak da tanımlanır.
Örnek Cümleler:
- There are many shoals near the shore. (Kıyıya yakın birçok sığ alan var.)
- The fisherman found a large shoal of fish. (Balıkçı, büyük bir balık sürüsü buldu.)
- The ship ran aground on a shoal. (Gemi bir sığlıkta karaya oturdu.)
- The shoal of dolphins was a magnificent sight to see. (Yunus sürüsü görmek muhteşem bir manzaraydı.)
- The shoal of jellyfish was a dangerous obstacle for swimmers. (Ahtapot sürüsü yüzücüler için tehlikeli bir engeldi.)
- The boatman steered the boat through the shoals. (Kayıkçı, sığ alanlardan geçti.)
- We could see the shoal of colorful fish from the glass-bottom boat. (Cam tabanlı tekneden renkli balık sürüsünü görebiliyorduk.)
- The shoal of seagulls was noisy and busy. (Martı sürüsü gürültülü ve hareketliydi.)
- The ship’s captain avoided the shoals by using a nautical chart. (Gemi kaptanı, denizcilik haritasını kullanarak sığlıklardan kaçındı.)
- The shoal was a perfect spot for snorkeling. (Sığlık, şnorkelle dalış için mükemmel bir noktaydı.)
- The shoal of crabs scurried away as we approached. (Yaklaştığımızda yengeç sürüsü kaçtı.)
- The shoal of manta rays was a rare and beautiful sight. (Cennet adası, manta ray sürüsü ile muhteşem bir manzaraydı.)
- The ship had to slow down to navigate through the shoal. (Gemi, sığlıkta seyir etmek için hızını azaltmak zorunda kaldı.)
- The shoal of sharks was intimidating but fascinating to watch. (Köpekbalığı sürüsü, korkutucu ama izlemesi de büyüleyiciydi.)
- The shoal of sardines moved in unison, like a single organism. (Sardalyalar, tek bir organizma gibi uyumlu hareket etti.)
- The lighthouse warned sailors of the shoals ahead. (Deniz feneri, önde gelen sığ alanları gemilere bildirdi.)
- The shoal of angelfish was a colorful and peaceful sight. (Melek balığı sürüsü renkli ve huzurlu bir manzara sağladı.)
- The fishermen used nets to catch the shoal of anchovies. (Balıkçılar, hamsi sürüsünü yakalamak için ağlar kulland
- The shoal of whales breached the water’s surface and amazed the onlookers. (Balina sürüsü su yüzeyinde belirerek izleyicileri şaşırttı.)
- The shipwreck lay in the shoal for centuries. (Gemi enkazı, yüzyıllar boyunca sığlıkta kaldı.)
Türkçe Karşılıklar:
- Kıyıya yakın birçok sığ alan var.
- Balıkçı, büyük bir balık sürüsü buldu.
- Gemi bir sığlıkta karaya oturdu.
- Yunus sürüsü görmek muhteşem bir manzaraydı.
- Ahtapot sürüsü yüzücüler için tehlikeli bir engeldi.
- Kayıkçı, sığ alanlardan geçti.
- Cam tabanlı tekneden renkli balık sürüsünü görebiliyorduk.
- Martı sürüsü gürültülü ve hareketliydi.
- Gemi kaptanı, denizcilik haritasını kullanarak sığlıklardan kaçındı.
- Sığlık, şnorkelle dalış için mükemmel bir noktaydı.
- Yaklaştığımızda yengeç sürüsü kaçtı.
- Cennet adası, manta ray sürüsü ile muhteşem bir manzaraydı.
- Gemi, sığlıkta seyir etmek için hızını azaltmak zorunda kaldı.
- Köpekbalığı sürüsü, korkutucu ama izlemesi de büyüleyiciydi.
- Sardalyalar, tek bir organizma gibi uyumlu hareket etti.
- Deniz feneri, önde gelen sığ alanları gemilere bildirdi.
- Melek balığı sürüsü renkli ve huzurlu bir manzara sağladı.
- Balıkçılar, hamsi sürüsünü yakalamak için ağlar kullandı.
- Balina sürüsü su yüzeyinde belirerek izleyicileri şaşırttı.
- Gemi enkazı, yüzyıllar boyunca sığlıkta kaldı.
Hemen Yorum Yaz