Scullion İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scullion İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scullion Nedir?


Scullion, İngilizce’de “aşçı yardımcısı” anlamına gelen bir kelime olarak kullanılır.

Örnek Cümleler:


1. The scullion was responsible for peeling the vegetables. (Aşçı yardımcısı sebzeleri soyup hazırlamaktan sorumluydu.)
2. The scullion was so busy that he didn’t have time to chat with the waiters. (Aşçı yardımcısı o kadar meşguldü ki garsonlarla sohbet etmek için zamanı yoktu.)
3. The scullion worked long hours in the kitchen. (Aşçı yardımcısı mutfakta uzun saatler çalıştı.)
4. The scullion was new to the kitchen and had to learn the ropes quickly. (Aşçı yardımcısı mutfağa yeni gelmişti ve hızlıca işleri öğrenmek zorundaydı.)
5. The scullion was tired from peeling potatoes all day. (Aşçı yardımcısı tüm gün patatesleri soyduğu için yorgundu.)
6. The scullion had to make sure the kitchen was clean and tidy before the chefs arrived. (Aşçı yardımcısı, şefler gelmeden önce mutfağın temiz ve düzenli olduğundan emin olmak zorundaydı.)
7. The scullion was in charge of washing the dishes after dinner. (Aşçı yardımcısı akşam yemeğinden sonra bulaşıkları yıkma görevini üstlendi.)
8. The scullion’s job was to assist the head chef in preparing the meals. (Aşçı yardımcısının görevi, baş aşçıya yemekleri hazırlamada yardımcı olmaktı.)
9. The scullion had to work quickly to keep up with the orders. (Aşçı yardımcısı siparişlerle yetişebilmek için hızlı çalışmak zorundaydı.)
10. The scullion was the lowest-ranking member of the kitchen staff. (Aşçı yardımcısı, mutfak personelinin en alt rütbesindeydi.)
11. The scullion was responsible for cleaning the kitchen at the end of the day. (Aşçı yardımcısı günün sonunda mutfağı temizlemekten sorumluydu.)
12. The scullion’s job was physically demanding and required a lot of hard work. (Aşçı yardımcısının işi fiziksel olarak zorlayıcıydı ve çok çalışma gerektiriyordu.)
13. The scullion had to learn how to use all the kitchen equipment properly. (Aşçı yardımcısı, tüm mutfak ekipmanlarını doğru şekilde kullanmayı öğrenmek zorundaydı.)
14. The scullion was happy when he was finally promoted to sous chef. (Aşçı yardımcısı nihayet sous şefliğine terfi edince mutlu oldu.)
15. The scullion had to keep the kitchen well-stocked with ingredients. (Aşçı yardımcısı, mutfağı malzem

  1. The scullion was grateful for the opportunity to learn from the experienced chefs. (Aşçı yardımcısı, tecrübeli şeflerden öğrenme fırsatı için minnettar oldu.)
  2. The scullion’s job required him to be on his feet for long periods of time. (Aşçı yardımcısının işi uzun süre ayakta kalmayı gerektiriyordu.)
  3. The scullion was responsible for preparing the ingredients for the next day’s meals. (Aşçı yardımcısı, ertesi günün yemekleri için malzemeleri hazırlamaktan sorumluydu.)
  4. The scullion’s job was crucial to the smooth running of the kitchen. (Aşçı yardımcısının işi, mutfağın sorunsuz çalışması için hayati önem taşıyordu.)
  5. The scullion aspired to become a head chef one day. (Aşçı yardımcısı bir gün baş aşçı olmayı hedefledi.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Aşçı yardımcısı sebzeleri soyup hazırlamaktan sorumluydu.
2. Aşçı yardımcısı o kadar meşguldü ki garsonlarla sohbet etmek için zamanı yoktu.
3. Aşçı yardımcısı mutfakta uzun saatler çalıştı.
4. Aşçı yardımcısı mutfağa yeni gelmişti ve hızlıca işleri öğrenmek zorundaydı.
5. Aşçı yardımcısı tüm gün patatesleri soyduğu için yorgundu.
6. Aşçı yardımcısı, şefler gelmeden önce mutfağın temiz ve düzenli olduğundan emin olmak zorundaydı.
7. Aşçı yardımcısı akşam yemeğinden sonra bulaşıkları yıkma görevini üstlendi.
8. Aşçı yardımcısının görevi, baş aşçıya yemekleri hazırlamada yardımcı olmaktı.
9. Aşçı yardımcısı siparişlerle yetişebilmek için hızlı çalışmak zorundaydı.
10. Aşçı yardımcısı, mutfak personelinin en alt rütbesindeydi.
11. Aşçı yardımcısı günün sonunda mutfağı temizlemekten sorumluydu.
12. Aşçı yardımcısının işi fiziksel olarak zorlayıcıydı ve çok çalışma gerektiriyordu.
13. Aşçı yardımcısı, tüm mutfak ekipmanlarını doğru şekilde kullanmayı öğrenmek zorundaydı.
14. Aşçı yardımcısı nihayet sous şefliğine terfi edince mutlu oldu.
15. Aşçı yardımcısı, mutfağı malzemelerle dolu tutmak zorundaydı.
16. Aşçı yardımcısı, tecrübeli şeflerden öğrenme fırsatı için min

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.