Scandal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scandal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scandal – Skandal, rezillik

Scandal kelimesi, bir toplumda veya kurumda olumsuz bir olayın açığa çıkması veya ortaya çıkması ile ilişkilidir. Aşağıda, “scandal” kelimesinin örnek cümlelerini ve Türkçe karşılıklarını bulabilirsiniz:

  1. The politician was involved in a major scandal. (Politikacı büyük bir skandala karıştı.)
  2. The company tried to cover up the scandal. (Şirket skandalı örtbas etmeye çalıştı.)
  3. The scandal caused a lot of public outrage. (Skandal, halkta büyük öfkeye neden oldu.)
  4. The celebrity’s scandalous behavior was caught on camera. (Ünlünün skandal nitelikli davranışları kamera tarafından yakalandı.)
  5. The newspaper published a scandalous story about the mayor. (Gazete belediye başkanı hakkında skandal nitelikli bir hikaye yayınladı.)
  6. The scandal damaged the company’s reputation. (Skandal, şirketin itibarına zarar verdi.)
  7. The teacher’s scandalous affair with a student led to her dismissal. (Öğretmenin öğrenciyle skandal nitelikli ilişkisi, onun kovulmasına neden oldu.)
  8. The scandal was the talk of the town for weeks. (Skandal haftalarca kasabanın konusu oldu.)
  9. The athlete’s drug scandal rocked the sports world. (Sporcu ilaç skandalı, spor dünyasını sarsdı.)
  10. The politician’s scandalous behavior was exposed by the media. (Politikacının skandal nitelikli davranışı medya tarafından ortaya çıkarıldı.)
  11. The company CEO resigned in the wake of the scandal. (Şirket CEO’su skandalın ardından istifa etti.)
  12. The scandalous video went viral on social media. (Skandal nitelikli video, sosyal medyada viral oldu.)
  13. The actress was embroiled in a sex scandal. (Oyuncu bir seks skandalına karıştı.)
  14. The scandalous revelations led to the company’s downfall. (Skandal nitelikli açıklamalar, şirketin çöküşüne neden oldu.)
  15. The politician tried to deny his involvement in the scandal. (Politikacı, skandala karıştığını inkar etmeye çalıştı.)
  16. The scandal overshadowed the success of the film. (Skandal, filmin başarısının önüne geçti.)
  17. The company’s scandalous business practices were exposed. (Şirketin skandal nitelikli iş uygulamaları ortaya çıkarıldı.)
  18. The scandal had far-reaching consequences for everyone involved. (Skandal, herkesi etkileyen uzun vadeli sonuçlar doğurdu.)
  19. The politician’s scandalous behavior was a betrayal of the public’s trust. (Politikacının skandal nitelikli davranışı, halkın güvenine ihanet olarak nitelendirildi.)
  20. The scandal rocked the foundations of the organization. (Skandal, kurulu

ğun temellerini sarsdı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.