Savoury İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Savoury İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Savoury Nedir?

Savoury, tuzlu veya baharatlı yiyecekleri ifade eden bir İngilizce kelime olarak kullanılır. Genellikle tatlı olmayan yemekleri veya atıştırmalıkları ifade eder. Ayrıca bir yemek veya yemek tarifi için “savoury” ifadesi kullanılabilir.

Örnek cümleler:

  1. I prefer savoury snacks over sweet ones. (Tatlı atıştırmalıklara nazaran, tuzlu atıştırmalıkları tercih ederim.)
  2. She made a delicious savoury pie for dinner. (Akşam yemeği için lezzetli bir tuzlu börek yaptı.)
  3. The savoury aroma of the soup filled the room. (Çorbanın tuzlu kokusu odayı doldurdu.)
  4. He added some savoury spices to the meat. (Eti baharatla tuzlu hale getirdi.)
  5. We had a savoury breakfast of eggs, bacon and toast. (Yumurta, pastırma ve tost ile tuzlu bir kahvaltı yaptık.)
  6. The chef created a savoury sauce to go with the steak. (Aşçı, biftek ile birlikte tuzlu bir sos yarattı.)
  7. These crackers are savoury and crunchy. (Bu krakerler tuzlu ve çıtır.)
  8. The savoury taste of olives is an acquired one. (Zeytinin tuzlu tadı, kazanılan bir tat.)
  9. The recipe called for a savoury filling for the pastry. (Tarif, hamurun içi için tuzlu bir doldurma istedi.)
  10. She added some savoury herbs to the soup. (Çorbaya tuzlu baharatlar ekledi.)
  11. The savoury aroma of the roast chicken was irresistible. (Kızarmış tavuğun tuzlu kokusu çekiciydi.)
  12. He prefers savoury dishes to sweet ones. (Tatlı yemeklere nazaran tuzlu yemekleri tercih eder.)
  13. The quiche had a delicious savoury flavour. (Quiche’in lezzetli tuzlu tadı vardı.)
  14. The savoury dip went well with the vegetables. (Tuzlu dip, sebzelerle iyi gitti.)
  15. He made a savoury sandwich with cheese and ham. (Peynir ve jambonlu tuzlu bir sandviç yaptı.)
  16. The savoury sauce was perfect with the grilled fish. (Tuzlu sos, ızgara balıkla mükemmeldi.)
  17. The pizza had a savoury tomato sauce and lots of cheese. (Pizzanın tuzlu domates sosu ve bolca peyniri vardı.)
  18. She sprinkled some savoury seasoning on the popcorn. (Patlamış mısıra tuzlu baharat serpti.)
  19. The savoury smell of the garlic bread filled the kitchen. (Sarımsaklı ekmeğin tuzlu kokusu mutfağı doldurdu.)
  20. He made a savoury omelette with mushrooms and cheese. (Mantar ve

peynirle tuzlu bir omlet yaptı.)

Bu örnek cümlelerde savoury kelimesi, tuzlu veya baharatlı yiyecekleri ifade etmek için kullanılmaktadır. Cümlelerdeki yemekler ve atıştırmalıklar tuzlu, baharatlı veya tuzlu baharatlı olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca tariflerde, hamur işleri için tuzlu doldurma ve soslar için tuzlu baharatlar kullanıldığı belirtilmektedir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.