Sanctimony İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sanctimony İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sanctimony

Sanctimony, başkalarına ahlaki üstünlük taslama veya dini inançları kullanarak kendini üstün gösterme eğilimidir.

Örnek cümleler:

  1. His sanctimony was evident as he lectured us on the importance of volunteering.
    (Sanctimony yaptığı konuşmasında gönüllülüğün önemini anlatırken açıkça görülüyordu.)

  2. She accused him of sanctimony when he claimed to be the only one who truly understood the issue.
    (Konuyu gerçekten anlayan tek kişi olduğunu iddia ettiğinde ona sanctimony suçlamasında bulundu.)

  3. The politician’s sanctimony was so transparent that even his own supporters were turned off.
    (Siyasetçinin sanctimony’si o kadar açıktı ki, kendi destekçileri bile soğudu.)

  4. Her sanctimony in her religious beliefs was off-putting to some people.
    (Dini inançlarındaki sanctimony bazı insanlar için iticiydi.)

  5. His sanctimony was a result of his privileged upbringing.
    (Sanctimony’si ayrıcalıklı yetişmesinin bir sonucuydu.)

  6. The teacher’s sanctimony made the students feel inferior and ashamed.
    (Öğretmenin sanctimony’si öğrencileri aşağılanmış ve utanmış hissettirdi.)

  7. The preacher’s sanctimony was apparent when he condemned those who did not share his beliefs.
    (Vaiz’in sanctimony’si, inançlarını paylaşmayanları kınadığında açıkça ortaya çıktı.)

  8. She was accused of sanctimony when she refused to associate with people of a different faith.
    (Farklı bir inanca sahip insanlarla ilişki kurmayı reddettiğinde sanctimony suçlamasıyla karşı karşıya kaldı.)

  9. His sanctimony made it difficult for him to connect with people on a genuine level.
    (Sanctimony’si, gerçek bir düzeyde insanlarla bağlantı kurmasını zorlaştırdı.)

  10. The company’s sanctimony in claiming to be environmentally friendly was exposed when it was caught polluting.
    (Çevre dostu olduğunu iddia eden şirketin sanctimony’si, kirletme suçlamasıyla karşılaştığında ortaya çıktı.)

  11. The journalist’s sanctimony was evident in her criticism of others for not following her ethical standards.
    (Gazetecinin sanctimony’si, etik standartlarını takip etmeyenleri eleştirmesinde açıkça ortaya çıktı.)

  12. His sanctimony in his political views made it difficult for him to compromise with others.
    (Siyasi görüşlerindeki sanctimony, diğerleriyle uzlaşmayı zorlaştırdı.)

  13. The celebrity’s sanctimony in lecturing others on social issues was met with backlash.
    (Sanctimony’si, diğerleri hakkında sosyal konularda ders vermesiyle tepkiyle karşılandı.)

  14. His sanctimony in his dietary choices made it hard for him to dine with others.
    (Beslenme tercihlerindeki sanctimony, diğerleriyle yemek yemeyi

zorlaştırdı.)

  1. The politician’s sanctimony was exposed when he was caught in a scandal involving corruption.
    (Siyasetçinin sanctimony’si, yolsuzlukla ilgili bir skandala karıştığında ortaya çıktı.)

  2. Her sanctimony in her parenting style made it difficult for her to relate to other parents.
    (Ebeveynlik tarzındaki sanctimony, diğer ebeveynlerle ilişki kurmayı zorlaştırdı.)

  3. The preacher’s sanctimony was met with disbelief when it was discovered he had been embezzling from the church.
    (Vaiz’in sanctimony’si, kiliseden para çaldığı ortaya çıktığında inanılmazlıkla karşılandı.)

  4. His sanctimony in his charitable donations was questioned when it was discovered he was using it as a tax write-off.
    (Hayırsever bağışlarındaki sanctimony, bunu vergi indirimi olarak kullanması ortaya çıktığında sorgulandı.)

  5. The environmental activist’s sanctimony was criticized when it was discovered he was flying in private jets.
    (Çevre aktivisti’nin sanctimony’si, özel jetlerle uçtuğu ortaya çıktığında eleştirildi.)

  6. Her sanctimony in her advocacy for social justice was met with skepticism when it was discovered she had a history of discriminatory behavior.
    (Sosyal adalet için yaptığı savunmada sanctimony’si, ayrımcı davranış geçmişi olduğu ortaya çıktığında şüpheyle karşılandı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.