Sagacity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sagacity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sagacity Nedir?

Sagacity, bilgelik, zeka, kavrayış ve deneyim gibi özellikleri ifade eden bir kelime olarak kullanılır. Bu kelime, bir kişinin olayları veya durumları doğru bir şekilde yargılama yeteneği anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

1. With his sagacity, he was able to solve the problem quickly. (Bilgeliği sayesinde, sorunu hızlı bir şekilde çözebildi.)
2. The CEO’s sagacity helped the company overcome the crisis. (CEO’nun bilgeliği, şirketin krizi aşmasına yardımcı oldu.)
3. She relied on her sagacity to make the right decision. (Doğru kararı vermek için bilgeliğine güvendi.)
4. His sagacity allowed him to see through the lies. (Bilgeliği, yalanların arkasındaki gerçeği görmesine izin verdi.)
5. The king’s sagacity was admired by all his subjects. (Kralın bilgeliği, tüm vatandaşları tarafından takdir edildi.)
6. Her sagacity in business made her a successful entrepreneur. (İş dünyasındaki bilgeliği, onu başarılı bir girişimci yaptı.)
7. His sagacity in matters of law was well-known among his colleagues. (Hukuki konulardaki bilgeliği, meslektaşları arasında iyi biliniyordu.)
8. The judge’s sagacity was crucial in reaching a fair verdict. (Hakimin bilgeliği, adil bir karara varmada önemliydi.)
9. She demonstrated great sagacity in handling the difficult situation. (Zor durumla başa çıkmada büyük bir bilgelik sergiledi.)
10. The professor’s sagacity in the field of science was unmatched. (Bilim alanındaki profesörün bilgeliği eşsizdi.)
11. His sagacity in negotiations helped him secure a good deal. (Müzakerelerdeki bilgeliği, onun iyi bir anlaşma yapmasına yardımcı oldu.)
12. The writer’s sagacity was reflected in his insightful writing. (Yazarın bilgeliği, içgörülü yazılarına yansıdı.)
13. Her sagacity in interpersonal relationships made her a great friend. (Kişilerarası ilişkilerdeki bilgeliği, onu harika bir arkadaş yaptı.)
14. The politician’s sagacity was instrumental in passing the new law. (Politikacının bilgeliği, yeni yasanın geçmesinde önemli rol oynadı.)
15. His sagacity in financial matters helped him become a successful investor. (Finansal konulardaki bilgeliği, onun başarılı bir yatırımcı olmasına yardımcı oldu.)
16. The coach’s sagacity helped the team win the championship. (Antrenörün bilgeliği, takımın şampiyon olmasına yardımcı oldu.)
17. Her sagacity in difficult times gave her the strength to overcome adversity. (Zor zamanlardaki bilgeliği, ona zorlukların

üstesinden gelme gücü verdi.)
18. The philosopher’s sagacity allowed him to understand the deeper meaning of life. (Filozofun bilgeliği, hayatın daha derin anlamını anlamasına izin verdi.)

  1. His sagacity in technology made him a leading expert in the field. (Teknolojideki bilgeliği, onu alanında önde gelen bir uzman yaptı.)
  2. The teacher’s sagacity in education helped her students achieve their goals. (Eğitimdeki bilgeliği, öğrencilerinin hedeflerine ulaşmasına yardımcı oldu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.