Rot İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rot İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rot İle İlgili Cümleler

Rot (noun): Bir şeyin veya kişinin rotası, yönü veya yönlendirmesi.

1. He lost his way and had to ask for directions to get back on track. (Yolunu kaybetti ve geri dönmek için yön sormak zorunda kaldı.)
2. The ship changed its course due to the storm. (Fırtına nedeniyle gemi rotasını değiştirdi.)
3. The pilot set the heading to the north. (Pilot kuzeye doğru rotayı belirledi.)
4. She took a wrong turn and got lost in the city. (Yanlış bir dönüş yaptı ve şehirde kayboldu.)
5. The GPS device can give you the directions to your destination. (GPS cihazı hedefinize yönlendirmeleri verebilir.)
6. We followed the route recommended by our tour guide. (Tur rehberimizin önerdiği rotayı takip ettik.)
7. The bus route was changed due to the road construction. (Yol yapımı nedeniyle otobüs güzergahı değiştirildi.)
8. The ship’s trajectory was affected by the strong winds. (Gemi yolunun yönü güçlü rüzgarlar tarafından etkilendi.)
9. The airplane’s path was cleared for landing. (Uçağın iniş yolu açıldı.)
10. The hikers lost their way in the dense forest. (Yürüyüşçüler yoğun ormanda yollarını kaybettiler.)
11. The road signs helped us to navigate through the city. (Yol işaretleri şehirde gezinmemize yardımcı oldu.)
12. The captain changed the ship’s heading to avoid the iceberg. (Kaptan buz dağını önlemek için geminin rotasını değiştirdi.)
13. The map shows the route from the airport to the hotel. (Harita havaalanından otele giden rotayı gösteriyor.)
14. He was driving too fast and missed the turn to the gas station. (Çok hızlı sürüyordu ve benzincinin dönüşünü kaçırdı.)
15. The compass helped us to find the direction

16. She used her phone’s navigation to find the nearest restaurant. (En yakın restoranı bulmak için telefonunun navigasyonunu kullandı.)
17. The bus route passes through the city center. (Otobüs güzergahı şehir merkezinden geçer.)
18. The hiker used a map and a compass to navigate through the mountains. (Yürüyüşçü dağlarda gezinmek için harita ve pusula kullandı.)
19. The ship’s course was altered to avoid the storm. (Gemi rotası fırtınayı önlemek için değiştirildi.)
20. We need to plot a new route on the map. (Harita üzerinde yeni bir rota çizmemiz gerekiyor.)