Role İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Role İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Role İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Role kelimesi “rol” anlamına gelir ve sıklıkla tiyatro, sinema, iş ve sosyal ortamlarda kullanılır.

1. She played the lead role in the play. (Oyunun başrolünü oynadı.)
2. He was offered the role of the villain in the movie. (Filmin kötü adamı rolü ona teklif edildi.)
3. My role in the project was to oversee the budget. (Proje içindeki rolüm bütçeyi denetlemekti.)
4. The teacher’s role is to facilitate learning in the classroom. (Öğretmenin rolü sınıfta öğrenmeyi kolaylaştırmaktır.)
5. I’m not comfortable taking on a leadership role. (Liderlik rolünü üstlenmekten rahat değilim.)
6. His role as a father is very important to him. (Baba olarak rolü onun için çok önemli.)
7. The role of technology in our lives has greatly increased. (Teknolojinin hayatımızdaki rolü büyük ölçüde arttı.)
8. The company is looking to fill the role of a marketing manager. (Şirket, bir pazarlama müdürü rolünü doldurmak için arayış içinde.)
9. She was cast in a supporting role in the new film. (Yeni filmin yardımcı rolüne seçildi.)
10. The team members each have their own unique role to play. (Takım üyelerinin her biri kendi benzersiz rolünü oynamalı.)
11. His role in the project was to conduct research. (Proje içindeki rolü araştırma yapmaktı.)
12. The role of a therapist is to help clients work through their issues. (Terapistin rolü, müşterilerin sorunlarını çözmelerine yardımcı olmaktır.)
13. The CEO plays a crucial role in the success of the company. (CEO, şirketin başarısında kritik bir rol oynar.)
14. She was given the role of project manager due to her experience. (Deneyimi nedeniyle proje yöneticisi rolü kendisine verildi.)
15. The role of a coach is to motivate and guide the team. (Antrenörün rolü, takımı motive etmek ve yönlendirmektir.)
16. He played a major role in the development of the new product. (Yeni ürünün geliştirilmesinde büyük rol oynadı.)
17. The role of a judge is to ensure justice is served. (Bir hakimin rolü, adalete hizmet edilmesini sağlamaktır.)
18. The role of a sales representative is to generate revenue for the company. (Bir satış temsilcisinin rolü, şirket için gelir oluşturmaktır.)
19. The HR department plays a crucial role in hiring and training employees. (İK departmanı, işe alım ve personelin eğitimi konusunda kritik bir rol oynar.)
20. The role of a mentor is to guide and advise someone in their career

21. The actors auditioned for the roles of the two detectives in the movie. (Oyuncular, filmin iki dedektif rolü için seçmelere katıldı.)
22. The role of education in shaping a person’s future is immense. (Eğitimin bir kişinin geleceğini şekillendirmedeki rolü büyüktür.)
23. In this company, teamwork plays a major role in achieving success. (Bu şirkette, başarıya ulaşmada takım çalışması büyük bir rol oynar.)
24. The role of a mentor can extend beyond just professional development. (Bir mentörün rolü sadece profesyonel gelişimle sınırlı olmayabilir.)
25. The role of a caregiver can be challenging but rewarding. (Bakıcının rolü zorlu olabilir ama ödüllendirici de olabilir.)
26. The director explained the role of each character in the script. (Yönetmen senaryodaki her karakterin rolünü açıkladı.)
27. The role of a firefighter is to protect people and property from fire. (Bir itfaiyecinin rolü, insanları ve mülkü yangından korumaktır.)
28. The role of a therapist is to create a safe and supportive environment for their clients. (Terapistin rolü, müşterileri için güvenli ve destekleyici bir ortam oluşturmaktır.)
29. The role of technology in the modern world is constantly evolving. (Teknolojinin modern dünyadaki rolü sürekli olarak evrim geçiriyor.)
30. The CEO has an important role in setting the vision and strategy for the company. (CEO’nun şirket için vizyon ve strateji belirlemedeki rolü önemlidir.)