Ripen İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ripen İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ripen İle İlgili Cümleler

Anlam: Olgunlaşmak, olgunlaştırmak

  1. It takes a few days for the avocado to ripen. (Avokado’nun olgunlaşması için birkaç gün gerekiyor.)
  2. The fruit ripened in the sun. (Meyve güneşte olgunlaştı.)
  3. I usually keep bananas on the kitchen counter to ripen them. (Genellikle muzları olgunlaştırmak için mutfak tezgahında tutarım.)
  4. She left the tomatoes on the windowsill to ripen. (Domatesleri olgunlaşması için pencere pervazında bıraktı.)
  5. These apples need more time to ripen. (Bu elmaların olgunlaşması için daha fazla zaman gerekiyor.)
  6. The cheese is left to ripen for a few months. (Peynir birkaç ay boyunca olgunlaşması için bırakılır.)
  7. The sun will help ripen the grapes. (Güneş üzümlerin olgunlaşmasına yardımcı olacak.)
  8. The banana will ripen faster if you put it in a paper bag. (Muzu bir kağıt torbaya koyarsanız daha hızlı olgunlaşır.)
  9. She was waiting for the mangoes to ripen before picking them. (Mangoların olgunlaşmasını bekliyordu, önce toplamadan önce.)
  10. It’s important to let the cheese ripen at the right temperature. (Peyniri doğru sıcaklıkta olgunlaştırmak önemlidir.)
  11. The tomato will continue to ripen even after it has been picked. (Domates toplandıktan sonra bile olgunlaşmaya devam edecektir.)
  12. She put the avocado in a brown paper bag to ripen it faster. (Daha hızlı olgunlaştırmak için avokadoyu kahverengi bir kağıt torbaya koydu.)
  13. The apples were left on the tree to ripen. (Elmalar ağaçta olgunlaşması için bırakıldı.)
  14. He prefers to eat bananas when they are just starting to ripen. (Muzları yeni olgunlaşmaya başladıklarında yemeyi tercih eder.)
  15. The cheese needs to ripen in a cool, dark place. (Peynirin serin, karanlık bir yerde olgunlaşması gerekiyor.)
  16. The peach will ripen in a few days. (Şeftali birkaç gün içinde olgunlaşacaktır.)
  17. They are waiting for the tomatoes to ripen before harvesting them. (Hasat et

    meden önce domateslerin olgunlaşmasını bekliyorlar.)

  18. The fruit will ripen naturally over time. (Meyve zamanla doğal olarak olgunlaşacaktır.)
  19. The strawberries were left in the sun to ripen. (Çilekler güneşte olgunlaşması için bırakıldı.)
  20. He forgot about the bananas and they over-ripened. (Muzları unuttu ve çok fazla olgunlaştılar.)
  21. The best way to ripen avocados is to put them in a paper bag with a banana. (Avokadoları olgunlaştırmanın en iyi yolu, bir muz ile birlikte kahverengi bir kağıt torbaya koymaktır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.