Rife İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rife İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rife

Rife, Türkçe karşılığıyla “yaygın” anlamına gelir. Aşağıda, rife kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanımına örnekler verilmiştir.

  1. The flu was rife in the school, so we had to close it for a week. (Okulda grip yaygın olduğu için bir hafta kapatmak zorunda kaldık.)
  2. Corruption is rife in this company, and it needs to be addressed immediately. (Bu şirkette yolsuzluk yaygın ve hemen ele alınması gerekiyor.)
  3. During the pandemic, misinformation was rife on social media. (Pandemi sırasında, sosyal medyada yanlış bilgilendirme yaygındı.)
  4. The small town was rife with rumors about the mayor’s resignation. (Küçük kasaba, belediye başkanının istifasıyla ilgili söylentilerle doluydu.)
  5. Cheating was rife among the students during the final exams. (Final sınavları sırasında öğrenciler arasında kopya çekmek yaygındı.)
  6. In the 19th century, tuberculosis was rife in Europe. (19. yüzyılda, tüberküloz Avrupa’da yaygındı.)
  7. Political corruption is rife in many developing countries. (Birçok gelişmekte olan ülkede siyasi yolsuzluk yaygındır.)
  8. The city was rife with excitement during the festival. (Festival sırasında şehir heyecanla doluydu.)
  9. Misogyny is still rife in many parts of the world. (Dünyanın birçok yerinde kadın düşmanlığı hala yaygındır.)
  10. Superstitions are rife in this culture. (Bu kültürde batıl inançlar yaygındır.)
  11. The park was rife with squirrels and birds. (Park sincaplar ve kuşlarla doluydu.)
  12. Discrimination is rife in the job market for people with disabilities. (Engelli insanlar için iş piyasasında ayrımcılık yaygındır.)
  13. The city was rife with crime, and the police were struggling to control it. (Şehirde suç oranı yüksekti ve polis kontrol etmekte zorlanıyordu.)
  14. The novel is rife with symbolism and metaphors. (Roman simgeleme ve metaforlarla doludur.)
  15. During the summer, mosquitos are rife in this area. (Yazın, bu bölgede sivrisinekler yaygındır.)
  16. Child labor is still rife in some parts of the world. (Dünyanın bazı bölgelerinde çocuk işçilik hala yaygındır.)
  17. The internet is rife with fake news and conspiracy theories. (İnternet sahte haber ve komplo teorileriyle doludur.)
  18. The island was rife with lush vegetation and exotic animals. (Ada, yoğun bitki örtüsü ve egzotik hayvanlarla doluydu.)
  19. Sectarian violence is rife in

some regions of the Middle East. (Orta Doğu’nun bazı bölgelerinde mezhepsel şiddet yaygındır.)
20. In the past, piracy was rife in the Caribbean. (Geçmişte, Karayip’te korsanlık yaygındı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.