Resurgence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Resurgence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Resurgence (Yeniden Canlanma) Nedir?

Resurgence, bir şeyin yeniden canlanması, yükselişi veya tekrar başlaması anlamına gelir.

1. The city experienced a resurgence in tourism after the new airport was built. (Yeni havaalanı yapıldıktan sonra şehirde turizmde yeniden canlanma yaşandı.)
2. The fashion trend from the 90s is experiencing a resurgence among young people. (90’lardan gelen moda trendi, gençler arasında yeniden canlanıyor.)
3. The popularity of vinyl records is seeing a resurgence. (Vinil kayıtların popülaritesi yeniden canlanıyor.)
4. The team’s resurgence in the second half of the season led them to the playoffs. (Sezonun ikinci yarısında takımın yeniden canlanması, onları playoff’lara taşıdı.)
5. The company is hoping for a resurgence in sales after launching their new product. (Yeni ürünlerini piyasaya sürdükten sonra şirket satışlarda yeniden canlanma umuyor.)
6. The historic district underwent a resurgence after extensive renovations. (Tarihi bölge, kapsamlı yenilemelerin ardından yeniden canlandı.)
7. The pandemic caused a resurgence of interest in gardening. (Salgın, bahçecilikle ilgilenmeye yeniden ilgi duyulmasına neden oldu.)
8. The film franchise is experiencing a resurgence with its latest installment. (Son filmiyle birlikte film serisi yeniden canlanıyor.)
9. The city’s downtown area has experienced a resurgence in small businesses. (Şehrin merkezi küçük işletmelerde yeniden canlanma yaşadı.)
10. The restaurant industry is hoping for a resurgence in business after COVID-19 restrictions ease. (COVID-19 kısıtlamalarının hafiflemesinin ardından restoran endüstrisi işlerde yeniden canlanma umuyor.)
11. The artist’s work has seen a resurgence in popularity since their retrospective exhibit. (Sanatçının eserleri, retrospektif sergisinin ardından popülerlikte yeniden canlanma yaşadı.)
12. The local music scene is experiencing a resurgence with the emergence of new bands. (Yeni grupların ortaya çıkmasıyla birlikte yerel müzik sahnesi yeniden canlanıyor.)
13. The housing market has experienced a resurgence in demand for larger homes since the pandemic. (Salgın sürecinden bu yana konut piyasası, daha büyük evlere olan talepte yeniden canlanma yaşadı.)
14. The park underwent a resurgence in popularity after the addition of a new playground. (Yeni bir oyun parkının eklenmesinin ardından park popülaritesinde yeniden canlanma yaşadı.)
15. The city’s cultural district has experienced a resurgence in arts and entertainment. (Şehrin kültürel bölgesi sanat ve eğlence alanında yeniden canlanma yaşadı.)
16. The real estate market in the area is experiencing a resurgence due to low interest rates. (Bölgedeki gayrimenkul piyasası, düşük faiz oranları nedeniyle yeniden canlanıyor.)

17. The soccer team experienced a resurgence in fan support after winning the championship. (Şampiyonluğu kazandıktan sonra futbol takımı taraftar desteğinde yeniden canlanma yaşadı.)
18. The old neighborhood is experiencing a resurgence in popularity among millennials. (Eski mahalle, milenyum kuşağı arasında popülerlikte yeniden canlanma yaşıyor.)
19. The company’s stock price has seen a resurgence after the appointment of a new CEO. (Yeni bir CEO atanmasının ardından şirketin hisse fiyatı yeniden canlanma yaşadı.)
20. The local theater scene is experiencing a resurgence with the addition of new productions. (Yeni oyunların eklenmesiyle birlikte yerel tiyatro sahnesi yeniden canlanıyor.)

Özet

Resurgence, bir şeyin yeniden canlanması, yükselişi veya tekrar başlaması anlamına gelir ve turizm, moda, sanat, spor, işletmeler, konut piyasası, müzik ve eğlence gibi birçok alanda kullanılır.