Relative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Relative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Relative Nedir?

Relative kelimesi Türkçede “ilişkili” anlamına gelir. İngilizcede ise hem sıfat hem de zamir olarak kullanılır.

Relative Sıfat Olarak Kullanımı

Relative sıfat, bir nesnenin veya kişinin bir başka nesne veya kişiye göre olan ilişkisini ifade eder.

Örnek Cümleler:

1. My sister is taller than her relative who is the same age. (Kız kardeşim yaşıt bir akrabasından daha uzun.)
2. The company’s sales increased by 20% relative to last year. (Şirketin satışları, geçen yıla göre %20 arttı.)
3. The relative humidity in the room was very high. (Odada bağıl nem çok yüksekti.)
4. This species of bird is closely related to another species found in South America. (Bu kuş türü, Güney Amerika’da bulunan başka bir türle yakından ilişkilidir.)
5. He was surprised to learn that he had a relative living in the same city. (Aynı şehirde yaşayan bir akrabası olduğunu öğrenince şaşırdı.)
6. The company’s profits were down by 10% relative to the previous quarter. (Şirketin karı, önceki çeyreğe göre %10 azaldı.)
7. The painting is of great historical significance relative to the time period in which it was created. (Tablo, yaratıldığı döneme göre büyük tarihi öneme sahiptir.)
8. The relative position of the planets in our solar system is constantly changing. (Güneş sistemimizdeki gezegenlerin göreceli konumu sürekli değişiyor.)
9. I feel fortunate to have such a supportive relative in my life. (Hayatta bu kadar destekleyici bir akrabaya sahip olduğum için kendimi şanslı hissediyorum.)
10. The temperature of the water is relative to the surrounding environment. (Su sıcaklığı, çevre koşullarına göre değişir.)

Relative Zamir Olarak Kullanımı

Relative zamir, bir isim cümlesinde yer alan bir isme veya zamana atıfta bulunarak tanımlayan bir zamirdir.

Örnek Cümleler:

1. The man who is sitting over there is my relative. (Orada oturan adam benim akrabam.)
2. The book that I borrowed from the library is due back tomorrow. (Kütüphaneden ödünç aldığım kitap yarın geri getirilmeli.)
3. The dog, which is black and white, belongs to my relative. (Siyah beyaz olan köpek, akrabama ait.)
4. I met a woman yesterday who is a relative of my best friend. (Dün tanıştığım kadın, en yakın arkadaşımın akrabası.)
5. The car, which was parked outside, belongs to one of my relatives. (Dışarıda park edilmiş olan araba, akrabalarımdan birine ait

6. The movie that we saw last night was directed by a relative of mine. (Dün gece izlediğimiz film, benim bir akrabam tarafından yönetildi.)
7. The painting, which is on display at the museum, was created by a relative of the artist. (Müzede sergilenen tablo, sanatçının bir akrabası tarafından yapıldı.)
8. The house that my relative lives in is over 100 years old. (Akrabamın yaşadığı ev 100 yılı aşkın bir süredir var.)
9. The city where my relative lives is known for its beautiful beaches. (Akrabamın yaşadığı şehir, güzel plajlarıyla ünlüdür.)
10. The restaurant, where we had dinner last night, is owned by a relative of mine. (Dün gece yemeğimizi yediğimiz restoran, benim bir akrabama aittir.)
11. The tree, which is in my relative’s backyard, is over 50 feet tall. (Akrabamın bahçesindeki ağaç, 50 fit’ten daha yüksek.)
12. The company that my relative works for is a leader in its industry. (Akrabamın çalıştığı şirket, kendi sektöründe liderdir.)
13. The language that my relative speaks fluently is Spanish. (Akrabamın akıcı bir şekilde konuştuğu dil İspanyolcadır.)
14. The country where my relative was born is known for its rich culture. (Akrabamın doğduğu ülke, zengin kültürüyle tanınır.)
15. The music that my relative listens to is mostly classical. (Akrabamın dinlediği müzikler genellikle klasiktir.)
16. The job that my relative has requires a lot of travel. (Akrabamın sahip olduğu iş, çok seyahat gerektirir.)
17. The university that my relative graduated from is one of the best in the country. (Akrabamın mezun olduğu üniversite, ülkenin en iyi okullarından biridir.)
18. The sport that my relative enjoys playing the most is basketball. (Akrabamın en çok keyif aldığı spor basketboldur.)
19. The hobby that my relative has is photography. (Akrabamın hobisi fotoğrafçılıktır.)
20. The book that my relative recommended to me was really interesting. (Akrabamın bana tavsiye ettiği kitap gerçekten ilginçti.)