Ravenous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ravenous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ravenous Nedir?

Ravenous, aşırı açlık veya iştahla ilgili bir sıfattır. Türkçe karşılığı “aşırı aç” veya “seyahat hastalığı” gibi anlamlara gelmektedir.

Örnek Cümleler:

1. I’m absolutely ravenous after not eating all day. (Tüm gün yemek yemedikten sonra tamamen açlık hissediyorum.)
2. The ravenous wolf devoured the entire sheep in one bite. (Aç kurt bir ısırıkta tüm koyunu yedi.)
3. He has a ravenous appetite and can eat a whole pizza by himself. (Aşırı bir iştahı var ve tek başına bir pizzayı bitirebilir.)
4. The hiker was ravenous after a long day of trekking. (Yürüyüşün ardından uzun bir gün geçiren yürüyüşçü tamamen açtı.)
5. She ate the whole cake like a ravenous animal. (Aç bir hayvan gibi tüm keki yedi.)
6. The ravenous child ate all the cookies in one sitting. (Aç çocuk tüm kurabiyeleri tek seferde yedi.)
7. After running a marathon, he was ravenous for a large meal. (Maraton koşusundan sonra büyük bir yemek yemek için açtı.)
8. The ravenous dog scavenged through the trash cans for food. (Aç köpek yiyecek aramak için çöp kutularını karıştırdı.)
9. The actress was ravenous after a long day of filming. (Uzun bir çekim gününün ardından oyuncu tamamen açtı.)
10. She was so ravenous that she even ate the garnish on her plate. (O kadar açtı ki tabağındaki süslemeyi bile yedi.)
11. The ravenous student ate his entire lunch before anyone else had a chance to take a bite. (Aç öğrenci, kimse bir ısırık almadan önce tüm öğle yemeğini bitirdi.)
12. The ravenous caterpillar ate through all the leaves on the plant. (Aç tırtıl bitkideki tüm yaprakları yedi.)
13. The athlete was ravenous after a hard workout. (Sıkı bir antrenmandan sonra sporcu tamamen açtı.)
14. The ravenous bear raided the campsite for food. (Aç ayı, kamp alanını yiyecek aramak için soydu.)
15. He was so ravenous that he didn’t even wait for the food to cool down before taking a bite. (O kadar açtı ki yemeği soğumadan bir ısırık almadı.)
16. The ravenous birds pecked at the bread crumbs on the ground. (Aç kuşlar yerdeki ekmek kırıntılarını gagaladı.)
17. The ravenous customer ordered two large pizzas for himself. (Aşırı aç müşteri kendine iki büyük pizza sipariş etti.)
18. The ravenous fish devoured the smaller fish in the tank. (Aç balık tanktaki küçük balıkları yedi.)
19. The r

avenous traveler ate everything in sight at the buffet. (Aşırı aç gezgin büfede gördüğü her şeyi yedi.)
20. The ravenous toddler finished his entire plate of food and asked for seconds. (Aç küçük çocuk tüm yemeğini bitirdi ve ikincisini istedi.)

(Her örnek cümleden sonra Türkçe karşılığı da verilmiştir.)