Rash İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Rash (Döküntü)
Rash, cildin kızarıklığı, kaşıntısı ve döküntüsüyle belirgin bir durumdur. İşte rash kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:
- I have a rash on my arm. (Kolumda bir döküntü var.)
- She developed a rash after using that lotion. (O losyonu kullandıktan sonra bir döküntü oluştu.)
- The baby has a diaper rash. (Bebekte bir bez döküntüsü var.)
- The rash is spreading quickly. (Döküntü hızla yayılıyor.)
- He had a rash all over his body. (Bütün vücudunda döküntü vardı.)
- The rash is very itchy. (Döküntü çok kaşıntılı.)
- She broke out in a rash after eating seafood. (Deniz ürünleri yedikten sonra bir döküntü oluştu.)
- The rash is causing her a lot of discomfort. (Döküntü ona çok rahatsızlık veriyor.)
- The doctor prescribed a cream for the rash. (Doktor, döküntü için bir krem yazdı.)
- He was allergic to the soap and had a rash. (Sabuna alerjisi vardı ve bir döküntü oldu.)
- The rash is starting to clear up. (Döküntü temizlenmeye başlıyor.)
- She has a rash on her face. (Yüzünde bir döküntü var.)
- The rash is caused by an allergic reaction. (Döküntü, alerjik bir reaksiyondan kaynaklanıyor.)
- He scratched the rash and made it worse. (Döküntüyü kaşıdı ve daha kötü hale getirdi.)
- The rash is red and bumpy. (Döküntü kırmızı ve kabarık.)
- She’s been trying different treatments for the rash. (Döküntü için farklı tedaviler deniyor.)
- The rash is not contagious. (Döküntü bulaşıcı değil.)
- He was embarrassed by the rash on his neck. (Boynundaki döküntüden utandı.)
- The rash is a side effect of the medication. (Döküntü ilacın bir yan etkisidir.)
- She has a rash on her back that won’t go away. (Geçmeyen bir sırt döküntüsü var.)
- The rash appeared suddenly and caused a lot of itching. (Döküntü aniden ortaya çıktı ve çok kaşıntı yaptı.)
- He went to the doctor to get treatment for the rash. (Döküntü için tedavi almak için doktora gitti.)
- She noticed a rash on her leg after hiking in the woods. (Ormanda yürüyüş yaparken bacağında bir döküntü fark etti.)
- The rash is a common symptom of certain viral infections. (Döküntü, belirli viral enfeksiyonların yaygın bir belirtisidir.)
- The rash is making her skin very sensitive to touch. (Döküntü, cildini dokunmaya karşı çok hassas hale getiriyor.)
- He tried using natural remedies to treat the rash. (Döküntüyü tedavi etmek için doğal çözümler denedi.)
- The rash is located primarily on her chest and abdomen. (Döküntü, genellikle göğsünde ve karın bölgesinde bulunur.)
- She was advised to avoid scratching the rash to prevent further irritation. (Daha fazla tahrişten kaçınmak için döküntüyü kaşımaması önerildi.)
- The rash is a common allergic reaction to certain foods. (Döküntü, belirli gıdalara karşı yaygın bir alerjik reaksiyondur.)
- He had a rash on his hands from constantly washing them. (Ellerini sürekli yıkamaktan bir döküntüsü vardı.)
Hemen Yorum Yaz