Racy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Racy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Racy İle İlgili Cümleler (20 Örnek)

Anlam: Heyecan verici, cesur, erotik

1. The dress she wore to the party was very racy. (Partide giydiği elbise çok cesurdu.)
2. The movie had a lot of racy scenes that made me uncomfortable. (Filmde beni rahatsız eden çok sayıda erotik sahne vardı.)
3. He was known for his racy sense of humor. (O, cesur mizah anlayışıyla tanınırdı.)
4. She enjoys reading racy novels. (O, erotik romanları okumaktan keyif alır.)
5. The billboard advertisement was too racy for some people. (Afiş reklamı bazı insanlar için çok erotikti.)
6. The music video featured racy dancing. (Müzik videosunda erotik danslar vardı.)
7. He was arrested for selling racy magazines. (O, erotik dergiler satmaktan dolayı tutuklandı.)
8. The book was criticized for its racy content. (Kitap, içeriği nedeniyle eleştirildi.)
9. Her racy jokes often offend people. (Onun erotik şakaları insanları sık sık rahatsız eder.)
10. The car had a racy design. (Araba, cesur bir tasarıma sahipti.)
11. The fashion show featured racy outfits. (Moda şovunda erotik kıyafetler yer aldı.)
12. She received a lot of attention for her racy Instagram posts. (O, erotik Instagram gönderileri için çok dikkat çekti.)
13. The art exhibit featured racy paintings. (Sanat sergisi erotik resimler içeriyordu.)
14. The magazine was known for its racy articles. (Dergi, erotik makaleleriyle tanınırdı.)
15. The nightclub was known for its racy atmosphere. (Gece kulübü, erotik atmosferiyle tanınırdı.)
16. The TV show was criticized for its racy language. (TV programı, argo dili nedeniyle eleştirildi.)
17. The performance featured racy choreography. (Performans, erotik koreografiler içeriyordu.)
18. The advertisement for the perfume was racy and sensual. (Parfümün reklamı erotik ve duygusal idi.)
19. She wrote a racy romance novel. (O, erotik bir aşk romanı yazdı.)
20. The lingerie store sells a lot of racy underwear. (Dantel çamaşırları satan mağaza çok sayıda erotik iç çamaşırı satıyor.)

Devamı:

21. Some people find racy movies to be empowering. (Bazı insanlar, erotik filmlerin güç verici olduğunu düşünürler.)
22. The music video was too racy for the conservative audience. (Müzik videosu muhafazakar izleyiciler için çok erotikti.)
23. The book club decided to read a racy romance novel. (Kitap kulübü, erotik bir aşk romanı okumaya karar verdi.)
24. The art museum refused to display the racy paintings. (Sanat müzesi, erotik resimleri sergilemeyi reddetti.)
25. Her racy comments on social media got her in trouble. (Onun sosyal medyadaki erotik yorumları başına dert açtı.)
26. The fashion designer’s new collection was very racy. (Moda tasarımcısının yeni koleksiyonu çok cesurdu.)
27. The TV network received complaints about the racy show. (TV ağı, erotik şov nedeniyle şikayetler aldı.)
28. The magazine cover was too racy for some newsstands. (Dergi kapağı bazı gazete bayileri için çok erotikti.)
29. The movie was rated R for its racy content. (Film, içeriği nedeniyle R olarak derecelendirildi.)
30. The lingerie model’s poses were very racy. (Dantel çamaşırı modelinin pozları çok erotikti.)