Quicker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Quicker İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“Quicker” İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“Quicker” Türkçe anlamı: daha hızlı

Örnek cümleler:

  1. I need to finish this project quicker so I can go home early. (Daha hızlı bitirmem gerekiyor, böylece erken eve gidebilirim.)
  2. Can you please walk quicker? We are going to be late. (Lütfen daha hızlı yürüyebilir misin? Geç kalacağız.)
  3. We decided to take the quicker route to avoid traffic. (Trafikten kaçınmak için daha hızlı rotayı seçtik.)
  4. The new software allows us to complete tasks quicker than before. (Yeni yazılım sayesinde önceden olduğundan daha hızlı görevleri tamamlayabiliyoruz.)
  5. I always take a shower quicker in the morning because I don’t want to be late for work. (Sabahları işe geç kalmak istemediğim için duşu her zaman daha hızlı alırım.)
  6. Quicker reflexes would have saved him from the accident. (Daha hızlı refleksler onu kazadan kurtarabilirdi.)
  7. She studied for hours every day to learn the material quicker. (Materyali daha hızlı öğrenmek için her gün saatlerce çalıştı.)
  8. Can we get a quicker response from the customer service department, please? (Müşteri hizmetleri departmanından daha hızlı bir yanıt alabilir miyiz lütfen?)
  9. The athlete trained hard to run quicker and break the world record. (Sporcu, daha hızlı koşmak ve dünya rekorunu kırmak için sıkı antrenman yaptı.)
  10. I need to make a quicker decision about which university to attend. (Hangi üniversiteye gideceğim konusunda daha hızlı bir karar vermem gerekiyor.)
  11. The faster you complete the project, the quicker you can get paid. (Projenizi ne kadar hızlı tamamlarsanız, o kadar hızlı ödeme alırsınız.)
  12. The train ride is much quicker than driving during rush hour. (Trenle seyahat, yoğun saatlerde araba kullanmaktan çok daha hızlıdır.)
  13. If we work together, we can finish the task quicker. (Birlikte çalışırsak, görevi daha hızlı tamamlayabiliriz.)
  14. We need to find a quicker way to process these orders. (Bu siparişleri işlemek için daha hızlı bir yol bulmamız gerekiyor.)
  15. Quicker reactions are necessary in fast-paced sports like basketball. (Basketbol gibi hızlı tempolu sporlarda daha hızlı tepkiler gereklidir.)
  16. The restaurant offers a quicker service during lunchtime. (Restoran, öğle yemeği sırasında daha hızlı bir hizmet sunar.)
  17. I learned to type quicker by practicing every day. (Her gün pratik yaparak daha hızlı yazmaya öğrendim.)
  18. The car manufacturer promises a quicker acceleration in their new model. (Araba ü
  1. The company needs to find a way to deliver products to customers quicker. (Şirket, ürünleri müşterilere daha hızlı teslim etmek için bir yol bulmalı.)
  2. I prefer using a quicker method for cleaning my house so I have more time for other things. (Evimi temizlemek için daha hızlı bir yöntem kullanmayı tercih ederim, böylece diğer şeyler için daha fazla zamanım olur.)

Gördüğünüz gibi, “quicker” kelimesi birçok farklı bağlamda kullanılabilir. Daha hızlı yapmak istediğiniz herhangi bir şey hakkında konuşurken kullanabilirsiniz.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.