Prosper İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prosper İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Prosper (İngilizce)

Prosper, “refah, başarı ve iyi şans” anlamına gelen bir İngilizce kelime olarak kullanılır. Aşağıda, “Prosper” kelimesinin kullanıldığı örnek cümleler verilmiştir:

  1. She hopes to prosper in her new business venture. (Yeni iş girişiminde başarılı olmayı umuyor.)
  2. He worked hard to prosper in his career. (Kariyerinde başarılı olmak için sıkı çalıştı.)
  3. Despite the economic crisis, the company continues to prosper. (Ekonomik krize rağmen, şirket başarılı bir şekilde devam ediyor.)
  4. It’s difficult to prosper in a saturated market. (Doğru pazarlama stratejileri olmadan, rekabetin yoğun olduğu bir piyasada başarılı olmak zordur.)
  5. She believes that hard work and determination will help her prosper in life. (Sıkı çalışma ve kararlılık sayesinde hayatta başarılı olacağına inanıyor.)
  6. The company’s new product line helped it prosper. (Şirketin yeni ürün hattı başarılı olmasına yardımcı oldu.)
  7. He invested wisely and was able to prosper financially. (Akıllıca yatırım yaptı ve maddi olarak başarılı oldu.)
  8. The agricultural sector is vital for a country to prosper. (Bir ülkenin başarılı olması için tarım sektörü çok önemlidir.)
  9. Her artistic talent helped her prosper as a painter. (Sanatsal yeteneği onun bir ressam olarak başarılı olmasına yardımcı oldu.)
  10. Small businesses are the backbone of a prospering economy. (Küçük işletmeler, başarılı bir ekonominin omurgasıdır.)
  11. She has a positive attitude, which has helped her prosper in life. (Hayatta başarılı olmasına yardımcı olan pozitif bir tutumu var.)
  12. Education is crucial for individuals to prosper in today’s world. (Bugünün dünyasında bireylerin başarılı olması için eğitim çok önemlidir.)
  13. The company’s commitment to sustainability has helped it prosper in the long run. (Şirketin sürdürülebilirliğe olan bağlılığı, uzun vadede başarılı olmasına yardımcı oldu.)
  14. Technology has enabled businesses to prosper in ways that were once unimaginable. (Teknoloji, bir zamanlar hayal edilemeyen şekillerde işletmelerin başarılı olmasına olanak sağladı.)
  15. His innovative ideas helped his business prosper. (Yenilikçi fikirleri işletmesinin başarılı olmasına yardımcı oldu.)
  16. A country can only prosper if its citizens have access to basic human rights. (Bir ülke, vatandaşlarının temel insan haklarına erişimine sahip olduğu sürece başarılı olabilir
  1. Her hard work and dedication have allowed her to prosper in her career. (Sıkı çalışması ve özverisi, kariyerinde başarılı olmasına izin verdi.)
  2. The tourism industry has helped many small towns prosper. (Turizm endüstrisi, birçok küçük kasabanın başarılı olmasına yardımcı oldu.)
  3. The company’s decision to diversify its product line has helped it prosper. (Şirketin ürün hattını çeşitlendirmeye karar vermesi, başarılı olmasına yardımcı oldu.)
  4. Economic policies that promote growth and development can help a country prosper. (Büyümeyi ve gelişmeyi teşvik eden ekonomi politikaları, bir ülkenin başarılı olmasına yardımcı olabilir.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. Yeni iş girişiminde başarılı olmayı umuyor.
  2. Kariyerinde başarılı olmak için sıkı çalıştı.
  3. Ekonomik krize rağmen, şirket başarılı bir şekilde devam ediyor.
  4. Doğru pazarlama stratejileri olmadan, rekabetin yoğun olduğu bir piyasada başarılı olmak zordur.
  5. Sıkı çalışma ve kararlılık sayesinde hayatta başarılı olacağına inanıyor.
  6. Şirketin yeni ürün hattı başarılı olmasına yardımcı oldu.
  7. Akıllıca yatırım yaptı ve maddi olarak başarılı oldu.
  8. Bir ülkenin başarılı olması için tarım sektörü çok önemlidir.
  9. Sanatsal yeteneği onun bir ressam olarak başarılı olmasına yardımcı oldu.
  10. Küçük işletmeler, başarılı bir ekonominin omurgasıdır.
  11. Hayatta başarılı olmasına yardımcı olan pozitif bir tutumu var.
  12. Bugünün dünyasında bireylerin başarılı olması için eğitim çok önemlidir.
  13. Şirketin sürdürülebilirliğe olan bağlılığı, uzun vadede başarılı olmasına yardımcı oldu.
  14. Teknoloji, bir zamanlar hayal edilemeyen şekillerde işletmelerin başarılı olmasına olanak sağladı.
  15. Yenilikçi fikirleri işletmesinin başarılı olmasına yardımcı oldu.
  16. Bir ülke, vatandaşlarının temel insan haklarına erişimine sahip olduğu sürece başarılı olabilir.
  17. Sıkı çalışması ve özverisi, kariyerinde başarılı olmasına izin verdi.
  18. Turizm endüstrisi, birçok küçük kasabanın başarılı olmasına yardımcı oldu.
  19. Şirketin ürün hattını çeşitlendirmeye karar vermesi, başarılı olmasına yardımcı oldu.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.