Presentment İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Presentment İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Presentment Nedir?

Presentment, bir belgenin resmi olarak sunulduğu veya sunulması gerektiği eylemidir. Genellikle mahkemelerde kullanılır ve bir davayı takip etmek için gerekli olan tüm belgelerin sunulduğundan emin olmak için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. The presentment of evidence was crucial for the outcome of the trial. (Kanıt sunumu, davayı takip etmek için önemliydi.)
2. The prosecutor made the presentment of charges against the defendant. (Savcı, sanık hakkındaki suçlamaların sunumunu yaptı.)
3. The presentment of the will was delayed due to legal issues. (Vasiyetin sunumu, hukuki konular nedeniyle gecikti.)
4. The presentment of the report was scheduled for next week. (Raporun sunumu gelecek hafta için planlandı.)
5. The presentment of evidence was postponed due to a technical glitch. (Kanıt sunumu, teknik bir arıza nedeniyle ertelendi.)
6. The defense attorney objected to the presentment of evidence due to lack of relevance. (Savunma avukatı, ilgisizlik nedeniyle kanıt sunumuna itiraz etti.)
7. The presentment of the budget was approved by the board. (Bütçenin sunumu, yönetim kurulu tarafından onaylandı.)
8. The presentment of the proposal was met with enthusiasm by the audience. (Önerinin sunumu, izleyiciler tarafından coşkuyla karşılandı.)
9. The judge ordered the presentment of all relevant documents in the case. (Hakim, davayla ilgili tüm ilgili belgelerin sunumunu emretti.)
10. The presentment of the award was a highlight of the ceremony. (Ödülün sunumu, törenin en önemli anlarından biriydi.)
11. The company delayed the presentment of the financial report due to unforeseen circumstances. (Şirket, beklenmedik durumlar nedeniyle mali raporun sunumunu erteledi.)
12. The presentment of the evidence was convincing enough to secure a conviction. (Kanıt sunumu, bir mahkumiyet

    elde etmek için yeterince ikna ediciydi.)

13. The defense team requested the presentment of additional evidence to support their case. (Savunma ek kanıtların sunumunu talep etti, davalarını desteklemek için.)
14. The presentment of the contract was signed by all parties involved. (Sözleşmenin sunumu, ilgili tüm taraflar tarafından imzalandı.)
15. The court required the presentment of the witness to testify in the case. (Mahkeme, davada tanıklık yapmak için tanığın sunumunu istedi.)
16. The presentment of the project was well-received by the investors. (Projenin sunumu, yatırımcılar tarafından iyi karşılandı.)
17. The presentment of the evidence was challenged by the defense counsel. (Kanıt sunumu, savunma avukatı tarafından sorgulandı.)
18. The presentment of the plan was met with skepticism by the board members. (Planın sunumu, yönetim kurulu üyeleri tarafından kuşkuyla karşılandı.)
19. The presentment of the product was a success at the trade fair. (Ürünün sunumu, ticaret fuarında başarılı oldu.)
20. The prosecution completed the presentment of evidence against the defendant. (Savcılık, sanık hakkındaki kanıt sunumunu tamamladı.)
21. The presentment of the report was delayed due to a technical error. (Raporun sunumu, teknik bir hatadan dolayı gecikti.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Kanıt sunumu
2. Suçlama sunumu
3. Vasiyet sunumu
4. Rapor sunumu
5. Kanıt sunumu
6. Kanıt sunumuna itiraz
7. Bütçe sunumu
8. Öneri sunumu
9. Tüm ilgili belgelerin sunumu
10. Ödül sunumu
11. Mali raporun sunumu
12. Kanıt sunumu
13. Ek kanıt sunumu
14. Sözleşme sunumu
15. Tanık sunumu
16. Proje sunumu
17. Kanıt sunumu
18. Plan sunumu
19. Ürün sunumu
20. Kanıt sunumu
21. Rapor sunumu