Practise İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Practise İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Practise İle İlgili Cümleler

Anlamı: Uygulama yapmak, çalışmak, antrenman yapmak.

1. I need to practise my guitar skills. (Gitar becerilerimi pratik yapmam gerekiyor.)
2. She practises her presentation before the conference. (Konferanstan önce sunumunu çalışır.)
3. He practises speaking Spanish every day. (Her gün İspanyolca konuşma pratiği yapar.)
4. We should practise our dance routine before the performance. (Performanstan önce dans rutinimizi çalışmalıyız.)
5. The football team practises every afternoon. (Futbol takımı her öğleden sonra antrenman yapar.)
6. She needs to practise her interview skills to land the job. (İşi almak için röportaj becerilerini çalışması gerekiyor.)
7. He practises meditation to reduce stress. (Stresi azaltmak için meditasyon yapar.)
8. The choir practises their songs every week. (Koro her hafta şarkılarını çalışır.)
9. They practise their lines before the play. (Oyun öncesi rollerini çalışırlar.)
10. I should practise my public speaking skills. (Kamusal konuşma becerilerimi çalışmalıyım.)
11. The basketball team practises their plays before the game. (Basketbol takımı maç öncesi oyunlarını çalışır.)
12. She practises her yoga poses every morning. (Her sabah yoga pozlarını çalışır.)
13. He needs to practise his driving to pass the test. (Sınavı geçmek için sürüş becerilerini çalışması gerekiyor.)
14. We should practise our teamwork skills for the group project. (Grup projesi için takım çalışması becerilerimizi çalışmalıyız.)
15. They practise their dance moves for the competition. (Yarışma için dans hareketlerini çalışırlar.)
16. I practise my writing skills by journaling every day. (Her gün günlük tutarak yazma becerilerimi geliştiririm.)
17. The band practises their songs for the upcoming concert. (Gelecek konser için grup şarkılarını çalışırlar.)
18. She practises her cooking techniques by trying out new recipes. (Yeni tarifler deneyerek pişirme tekniklerini çalışır.)
19. He should practise his time management skills to be more productive. (Daha verimli olmak için zaman yönetimi becerilerini çalışmalı.)
20. They practise their presentation skills for the business meeting. (İş toplantısı için sunum becerilerini çalışırlar.)

Anlamı: Alıştırma yapmak, tekrar etmek.

1. He needs to repeat the lesson to fully understand it. (Tam olarak anlamak için dersi tekrar etmesi gerekiyor.)
2. We should repeat the experiment to verify the results. (Sonuçları doğrulamak için deneyi tekrarlamalıyız.)
3. She repeats the song lyrics until she knows them by heart. (Şarkı sözlerini ezbere bilene kadar tekrarlar.)
4. The teacher asks the students to repeat after her. (Öğretmen öğrencilerine kendisini tekrarlamalarını söyler.)
5. He repeats the same mistake over and over again. (Aynı hatayı defalarca tekrarlar.)
6. We should repeat the safety instructions for the new employees. (Yeni çalışanlar için güvenlik talimatlarını tekrarlamalıyız.)
7. She repeats the dance routine until it’s perfect. (Dans rutinini mükemmelleşene kadar tekrarlar.)
8. The children repeat the alphabet after the teacher. (Çocuklar öğretmenden alfabe harflerini tekrarlar.)
9. He needs to repeat the driving test to get his license. (Sürüş ehliyetini almak için sınavı tekrarlaması gerekiyor.)
10. We should repeat the main points of the presentation for clarity. (Anlaşılırlık için sunumun ana noktalarını tekrarlamalıyız.)
11. She repeats the yoga poses to improve her flexibility. (Esnekliğini artırmak için yoga pozlarını tekrarlar.)
12. The coach asks the team to repeat the play until they get it right. (Antrenör takımdan oyunu doğru yapana kadar tekrar etmelerini ister.)
13. He repeats the vocabulary words to memorize them. (Kelime dağarcığını ezberlemek için kelimeleri tekrarlar.)
14. We should repeat the procedure for safety reasons. (Güvenlik nedenleriyle prosedürü tekrarlamalıyız.)
15. She repeats the pronunciation of the words to improve her accent. (Aksanını düzeltmek için kelimelerin telaffuzunu tekrarlar.)
16. The choir repeats the song lyrics to sing in harmony. (Uyumlu söylemek için koro şarkı sözlerini tekrarlar.)
17. He needs to repeat the math problem to solve it correctly. (Doğru çözmek için matematik problemi tekrarlaması gerekiyor.)
18. We should repeat the process to ensure consistency. (Tutarlılık için süreci tekrarlamalıyız.)
19. She repeats the steps of the recipe to cook the dish perfectly. (Yemeği mükemmel pişirmek için tarifin adımlarını tekrarlar.)
20. The presenter repeats the key points of the talk for emphasis. (Vurgu yapmak için sunumun anahtar noktalarını tekrarlar.)