Portend İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Portend İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Portend Nedir?

Portend, bir şeyin gelecekte olacağını göstermek veya haber vermek anlamına gelen bir fiildir.

Örnek Cümleler:

1. The dark clouds portend a storm. (Karanlık bulutlar fırtınanın habercisi.)
2. The sudden drop in the stock market portends a recession. (Hisse senedi piyasasındaki ani düşüş durgunluğun habercisi.)
3. The eerie silence in the forest portends danger. (Ormandaki ürkütücü sessizlik tehlikenin habercisi.)
4. The announcement of a meeting with the CEO portends a big decision. (CEO ile bir toplantının duyurulması büyük bir kararın habercisi.)
5. The loud noise from the engine portends a breakdown. (Motordan gelen yüksek ses arızanın habercisi.)
6. The increase in crime rates portends a need for more security measures. (Suç oranındaki artış daha fazla güvenlik önlemlerinin gerekliliğinin habercisi.)
7. The change in the company’s leadership portends a shift in direction. (Şirketin liderliğindeki değişiklik yön değişiminin habercisi.)
8. The black cat crossing your path portends bad luck. (Siyah kedi yolunuzun kesişmesi talihsizliğin habercisi.)
9. The dark shadows on the horizon portend a stormy night. (Ufukta görülen karanlık gölgeler fırtınalı bir geceye işaret ediyor.)
10. The tense atmosphere in the room portends an argument. (Odadaki gergin atmosfer bir tartışmanın habercisi.)
11. The increasing tension between the two countries portends war. (İki ülke arasındaki artan gerilim savaşın habercisi.)
12. The doctor’s concerned expression portends bad news. (Doktorun endişeli ifadesi kötü haberin habercisi.)
13. The unseasonably warm weather portends a mild winter. (Mevsimine göre sıcak hava hafif bir kışın habercisi.)
14. The sudden power outage portends a long night. (Ani elektrik kesintisi uzun bir geceye işaret ediyor.)
15. The empty shelves in the grocery store portend a shortage. (Marketlerdeki boş raflar kıtlığın habercisi.)
16. The eerie silence in the graveyard portends something supernatural. (Mezarlıkta ürkütücü sessizlik doğaüstü bir şeyin habercisi.)
17. The politician’s comments portend a controversial decision. (Politikacının yorumları tartışmalı bir kararın habercisi.)
18. The red sky at night portends good weather. (Akşam kızıl gökyüzü iyi hava durumunun habercisi.)
19. The sudden appearance of the black cat portends bad luck. (Siyah kedinin aniden belirmesi talihsizliğin habercisi.)
20. The new construction project in the area portends growth and development. (Bölgedeki yeni inşaat projesi bü

yük ve gelişmenin habercisi.)