Porcelain İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Porcelain İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Porcelain Nedir?

Porcelain, beyaz, ince ve sert bir seramik türüdür. Genellikle çanak çömlek, banyo ve mutfak eşyaları gibi dekoratif ve işlevsel ürünlerin yapımında kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. Porcelain cups are more fragile than plastic ones. (Porselen kupalar plastik olanlardan daha kırılgandır.)
2. My grandmother collects antique porcelain figurines. (Büyükannem antika porselen figürinler toplar.)
3. This vase is made of fine porcelain. (Bu vazo ince porselenden yapılmıştır.)
4. The kitchen sink is made of white porcelain. (Mutfak lavabosu beyaz porselenden yapılmıştır.)
5. The company manufactures high-quality porcelain tiles. (Şirket yüksek kaliteli porselen karolar üretir.)
6. The porcelain doll was dressed in a beautiful gown. (Porselen bebek güzel bir elbise giymişti.)
7. The porcelain veneers gave her teeth a perfect smile. (Porselen zımparalar dişlerine mükemmel bir gülüş verdi.)
8. The antique tea set was made of delicate porcelain. (Antika çay takımı hassas porselenden yapılmıştı.)
9. The bathroom tiles were made of durable porcelain. (Banyo karoları dayanıklı porselenden yapılmıştı.)
10. The intricate porcelain vase was a work of art. (Karmaşık porselen vazo bir sanat eseriydi.)
11. The delicate porcelain bowl shattered when it was dropped. (Hassas porselen kase düştüğünde paramparça oldu.)
12. The kitchen countertop was made of heat-resistant porcelain. (Mutfak tezgahı ısıya dayanıklı porselenden yapılmıştı.)
13. The antique porcelain lamp was worth a fortune. (Antika porselen lamba bir servet değerindeydi.)
14. The museum exhibited a collection of rare porcelain plates. (Müze nadir porselen tabak koleksiyonu sergiledi.)
15. The delicate porcelain teapot was a family heirloom. (Hassas porselen çaydanlık aile mirasıydı.)
16. The bathroom sink was made of beautiful white porcelain. (Banyo lavabosu güzel beyaz porselenden

yapılmıştı.)
17. The store sells a wide variety of porcelain figurines. (Mağaza geniş bir porselen figürin çeşitleri satıyor.)

18. The artist painted a beautiful landscape on a porcelain plate. (Sanatçı güzel bir manzara resmini bir porselen tabağa boyadı.)
19. The elegant porcelain vase was the perfect centerpiece for the dining table. (Zarif porselen vazo, yemek masası için mükemmel bir merkez parçasıydı.)
20. The delicate porcelain figurine had intricate details. (Hassas porselen figürin karmaşık detaylara sahipti.)