Politely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Politely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Politely

Politely, “kibarca” veya “nazikçe” anlamına gelen bir zarftır. İş, eğitim, kişisel ilişkiler ve sosyal etkileşim gibi birçok alanda kullanılabilir. İşte, politely kelimesinin kullanılabileceği 20 örnek cümle:

1. Please speak politely to the customer. (Lütfen müşteriye nazikçe konuşun.)
2. The teacher politely corrected my mistake. (Öğretmen kibarca hatamı düzeltti.)
3. He politely declined the invitation. (Daveti nazikçe reddetti.)
4. She always speaks politely to her elders. (O, her zaman büyüklerine nazikçe konuşur.)
5. He politely asked for directions to the nearest gas station. (En yakın benzin istasyonuna yönlendirmeyi nazikçe istedi.)
6. The waiter politely took our order. (Garson siparişimizi nazikçe aldı.)
7. She smiled politely at the stranger. (Yabancıya nazikçe gülümsedi.)
8. He politely offered to help with the heavy bags. (Ağır çantalarla yardım etmek için nazikçe teklif etti.)
9. The customer politely requested a refund. (Müşteri geri ödeme için nazikçe talep etti.)
10. She politely reminded him of the deadline. (Son teslim tarihini nazikçe hatırlattı.)
11. He politely asked if he could borrow a pen. (Kalemi ödünç alabileceğini nazikçe sordu.)
12. The receptionist politely greeted the visitors. (Resepsiyonist ziyaretçilere nazikçe selam verdi.)
13. She thanked him politely for the gift. (Hediyeleri için nazikçe teşekkür etti.)
14. He politely asked his colleague to keep the noise down. (Gürültüyü azaltmak için meslektaşına nazikçe rica etti.)
15. The doctor politely explained the medical procedure. (Doktor tıbbi prosedürü nazikçe açıkladı.)
16. She politely declined the offer to go out for drinks. (İçki içmeye çıkmak için teklifi nazikçe

reddetti.)
17. He politely asked his neighbor to turn down the music. (Komşusuna müziği kısma konusunda nazikçe rica etti.)

18. The manager politely informed the team of the new policy. (Yönetici takıma yeni politikayı nazikçe bildirdi.)
19. She politely asked the salesperson if the dress was available in a different color. (Satıcıya elbisenin farklı bir renkte mevcut olup olmadığını nazikçe sordu.)
20. He politely complimented his colleague on her presentation. (Meslektaşına sunumu için nazikçe övgüde bulundu.)