Plane İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Plane İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Plane

Plane, Türkçe’de uçak anlamına gelir. Birçok kişi seyahatlerinde uçağı tercih eder. İşte plane kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

1. I am flying to Istanbul on a plane tomorrow. (Yarın uçakla İstanbul’a uçuyorum.)
2. The plane was delayed due to bad weather. (Uçak kötü hava koşulları nedeniyle gecikti.)
3. My sister is scared of flying on planes. (Kız kardeşim uçakta uçmaktan korkuyor.)
4. The plane was traveling at a speed of 600 miles per hour. (Uçak saatte 600 mil hızla seyahat ediyordu.)
5. We have to go through security before boarding the plane. (Uçağa binmeden önce güvenlik kontrolünden geçmemiz gerekiyor.)
6. I always choose the window seat on the plane. (Ben her zaman uçakta pencere kenarı koltuğu seçerim.)
7. The pilot announced that we would be landing in 10 minutes. (Pilot, 10 dakika içinde iniş yapacağımızı duyurdu.)
8. The plane is equipped with state-of-the-art technology. (Uçak son teknolojiye sahip donanımlarla donatılmıştır.)
9. I am not a fan of airplane food. (Ben uçak yemeklerini sevmem.)
10. The plane took off smoothly from the runway. (Uçak pistten sorunsuz bir şekilde kalktı.)
11. The plane’s engines were roaring loudly during takeoff. (Uçak kalkış sırasında motorları çok gürültülüydü.)
12. The plane’s altitude was 30,000 feet. (Uçağın irtifası 30,000 fit idi.)
13. I always make sure to wear comfortable clothes on the plane. (Ben her zaman uçakta rahat kıyafetler giymeye özen gösteririm.)
14. The plane’s cabin crew were friendly and attentive. (Uçağın kabin ekibi dostça ve özenliydi.)
15. I usually listen to music or read a book on the plane. (Ben uçakta genellikle müzik dinler ya da kitap okurum.)
16. The plane’s captain announced that we had reached our cruising altitude. (Uçağın kaptanı, seyrüsefer irtifamıza ulaştığımızı duyurdu.)
17. The plane’s seatbelt sign turned on due to turbulence. (Uçaktaki emniyet kemerleri işaretlemesi türbülans nedeniyle açıldı.)
18. I always try to get some sleep on long plane rides. (Ben uzun uçak yolculuklarında biraz uyumaya çalışırım.)
19. The plane’s wingspan was over 200 feet. (Uçağın kanat açıklığı 200 fitin üzerindeydi.)
20. The plane’s cockpit was equipped with advanced navigation systems. (Uçağın kokpiti ileri düzey navigasyon sistemleriyle donatılmıştı.)

21. The plane’s takeoff was smooth and without any turbulence. (Uçağın kalkışı pürüzsüzdü ve türbülans olmadı.)
22. The plane’s engine had to be replaced before the flight could take off. (Uçağın motoru uçuş öncesi değiştirilmek zorunda kaldı.)
23. The plane’s altitude dropped suddenly during the flight, causing panic among the passengers. (Uçağın irtifası uçuş sırasında aniden düştü ve yolcular arasında panik yarattı.)
24. The plane’s arrival was delayed due to air traffic congestion. (Uçağın varışı hava trafiği yoğunluğu nedeniyle gecikti.)
25. The plane’s windows were fogged up due to the cold outside temperature. (Uçağın pencereleri dışarıdaki soğuk hava nedeniyle buğulanmıştı.)
26. The plane’s flight attendant provided blankets and pillows to the passengers for a more comfortable flight. (Uçağın hostesi, daha rahat bir uçuş için yolculara battaniye ve yastık sağladı.)
27. The plane’s emergency exit doors are located at the front and back of the cabin. (Uçağın acil çıkış kapıları kabinin ön ve arka tarafında yer almaktadır.)
28. The plane’s wing was hit by lightning during the storm. (Uçağın kanadı fırtına sırasında yıldırım çarpması nedeniyle hasar gördü.)
29. The plane’s captain announced that we would be making an emergency landing due to engine failure. (Uçağın kaptanı, motor arızası nedeniyle acil iniş yapacağımızı duyurdu.)
30. The plane’s takeoff was aborted at the last minute due to a technical issue. (Uçağın kalkışı son dakikada bir teknik sorun nedeniyle iptal edildi.)