Physician İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Physician İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Physician Nedir?

Physician, tıp eğitimi almış ve hastalıkları teşhis edip tedavi eden kişidir.

Örnek Cümleler:

1. The physician examined the patient and prescribed some medication.

   (Doktor hastayı muayene etti ve ilaç reçete etti.)

2. My physician recommended that I get a flu shot before the winter.

   (Doktorum kıştan önce grip aşısı yaptırmamı önerdi.)

3. The physician’s diagnosis was that the patient had a broken bone.

   (Doktorun teşhisi, hastanın kırık bir kemik olduğuydu.)

4. She has been a physician for over twenty years and has seen many different cases.

   (O, yirmi yılı aşkın süredir doktor ve birçok farklı vaka görmüştür.)

5. After graduating from medical school, he became a licensed physician.

   (Tıp fakültesinden mezun olduktan sonra, lisanslı bir doktor oldu.)

6. The physician advised the patient to get more exercise and eat a healthier diet.

   (Doktor, hastaya daha fazla egzersiz yapmasını ve daha sağlıklı bir diyet yapmasını önerdi.)

7. As a physician, he has to keep up with the latest developments in medical research.

   (Bir doktor olarak, tıbbi araştırmalardaki son gelişmeleri takip etmek zorundadır.)

8. Her physician recommended that she start taking medication to control her blood pressure.

   (Doktoru, kan basıncını kontrol altına almak için ilaç almaya başlamasını önerdi.)

9. The physician explained the procedure to the patient before performing the surgery.

   (Doktor, ameliyatı yapmadan önce işlemi hastaya açıkladı.)

10. She decided to become a physician after her father passed away from cancer.

    (Babasının kanserden ölmesinden sonra, doktor olmaya karar verdi.)

11. The physician’s assistant took the patient’s vitals and recorded them in the chart.

    (Doktorun asistanı, hastanın vital bulgularını aldı ve kaydetti.)

12. The physician ordered some blood tests to help diagnose the patient’s illness.

    (Doktor, hastalığın teşhisine yardımcı olmak için bazı kan testleri istedi.)

13. style=”color:blue;”>She had to see a physician regularly to manage her chronic illness.

    (Kronik hastalığını yönetmek için düzenli olarak bir doktora gitmesi gerekiyordu.)

14. After a long day at work, the physician went home and spent time with his family.

    (Uzun bir iş gününden sonra, doktor eve gitti ve ailesiyle vakit geçirdi.)

15. The physician prescribed some antibiotics to treat the patient’s infection.

    (Doktor, hastanın enfeksiyonunu tedavi etmek için bazı antibiyotikler reçete etti.)

16. As a physician, she had to deal with difficult patients and make tough decisions.

    (Bir doktor olarak, zor hastalarla başa çıkmak ve zor kararlar vermek zorunda kaldı.)

17. The physician’s office was located in a busy medical center in the city.

    (Doktorun ofisi, şehirdeki yoğun bir tıp merkezinde yer almaktaydı.)

18. The physician’s assistant helped prepare the patient for surgery.

    (Doktorun asistanı, hastayı ameliyata hazırlamada yardımcı oldu.)

19. The physician recommended that the patient quit smoking to improve their lung function.

    (Doktor, hastanın akciğer fonksiyonunu iyileştirmek için sigarayı bırakmasını önerdi.)

20. She was a well-respected physician in her community and had many loyal patients.

    (Toplumunda saygın bir doktordu ve birçok sadık hastası vardı.)

21. The physician’s goal was to provide the best possible care for his patients.

    (Doktorun hedefi, hastalarına en iyi bakımı sağlamaktı.)

22. After a thorough examination, the physician determined that the patient needed surgery.

    (Detaylı bir muayeneden sonra, doktor hastanın ameliyata ihtiyacı olduğuna karar verdi.)