Phenomenal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Phenomenal İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Phenomenal (olağanüstü, harikulade) kelimesinin anlamı:

Phenomenal kelimesi, olağanüstü, harikulade, şaşırtıcı, inanılmaz veya muhteşem anlamlarında kullanılan bir sıfattır.

Örnek cümleler:

  1. The view from the top of the mountain was absolutely phenomenal. (Dağın tepesinden manzara kesinlikle harikaydı.)
  2. She has a phenomenal memory and can remember every detail. (Olağanüstü bir hafızası var ve her ayrıntıyı hatırlayabilir.)
  3. The concert was a phenomenal success and everyone loved it. (Konser olağanüstü bir başarıydı ve herkes bayıldı.)
  4. The new restaurant in town has been getting phenomenal reviews. (Şehirdeki yeni restoran olağanüstü yorumlar alıyor.)
  5. The team’s performance in the championship was phenomenal and they won easily. (Şampiyonadaki takımın performansı harikaydı ve kolayca kazandılar.)
  6. Her singing voice is phenomenal and she always gets a standing ovation. (Şarkı söyleme sesi harika ve her zaman ayakta alkış alıyor.)
  7. The effects in the movie were phenomenal and made it more realistic. (Filmin efektleri olağanüstüydü ve daha gerçekçi hale getirdi.)
  8. The athlete’s speed and agility on the field were phenomenal. (Saha üzerinde sporcu hızı ve çevikliği olağanüstüydü.)
  9. The beauty of the sunset was absolutely phenomenal. (Günbatımının güzelliği kesinlikle harikaydı.)
  10. His talent for drawing is phenomenal and he has won many awards. (Çizim yapma yeteneği olağanüstü ve birçok ödül kazandı.)
  11. The amount of support we received was phenomenal and we are very grateful. (Aldığımız destek miktarı olağanüstüydü ve çok minnettarız.)
  12. The artist’s work is phenomenal and has been exhibited in many galleries. (Sanatçının çalışması olağanüstü ve birçok galeride sergilenmiştir.)
  13. The speed of the internet connection was phenomenal and we were able to download everything quickly. (İnternet bağlantısının hızı olağanüstüydü ve her şeyi hızlıca indirebildik.)
  14. The amount of money he makes from his business is phenomenal. (İşinden kazandığı para miktarı olağanüstüdür.)
  15. The athlete’s strength and endurance are phenomenal and he has set many records. (Sporcunun gücü ve dayanıklılığı olağanüstüdür ve birçok rekor kırdı.)
  16. The quality of the food at the restaurant was phenomenal and we enjoyed every bite. (Restorandaki yiyeceklerin kalitesi olağanüstüydü ve her lokmada zevk aldık.)
  17. The size of the

audience at the concert was phenomenal and the atmosphere was electric. (Konserdeki izleyici sayısı olağanüstüydü ve atmosfer çok heyecanlıydı.)
18. The technology used in the new smartphone is phenomenal and has many advanced features. (Yeni akıllı telefonun kullanılan teknolojisi olağanüstü ve birçok gelişmiş özellik içeriyor.)

  1. The level of organization at the event was phenomenal and everything ran smoothly. (Etkinlikteki düzen seviyesi olağanüstüydü ve her şey sorunsuzca ilerledi.)
  2. The singer’s performance was phenomenal and the crowd went wild. (Şarkıcının performansı olağanüstüydü ve kalabalık deli gibi coştu.)

Türkçe karşılıkları:

  • harika
  • olağanüstü
  • şaşırtıcı
  • inanılmaz
  • muhteşem
  • eşsiz
  • hayranlık uyandırıcı
  • dikkat çekici
  • göz kamaştırıcı
  • etkileyici
  • muazzam
  • özel
  • mükemmel
  • fevkalade
  • başarılı
  • güçlü
  • yoğun
  • gelişmiş
  • düzenli
  • coşkulu

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.