Paunch İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Paunch İle İlgili Cümleler
Paunch, Türkçe karşılığıyla “karın” anlamına gelmektedir. İngilizce cümlelerde “paunch” kelimesi şöyle kullanılabilir:
- He has a huge paunch and should start working out. (Büyük bir karın yağı var ve egzersiz yapmaya başlamalı.)
- The chef used paunch fat to add flavor to the dish. (Şef, yemeğe lezzet katmak için karın yağı kullandı.)
- The hunter noticed the paunch of the deer was unusually large. (Avcı, geyiğin karın bölgesinin olağandışı büyük olduğunu fark etti.)
- The old man rubbed his paunch and let out a deep sigh. (Yaşlı adam, karın bölgesini ovuşturdu ve derin bir iç çekti.)
- The wrestler’s paunch jiggled as he entered the ring. (Güreşçinin karın bölgesi, ringe girerken sallandı.)
- The doctor advised the patient to lose weight to reduce his paunch. (Doktor, hastanın karın bölgesini azaltmak için kilo vermesini önerdi.)
- The pregnant woman’s paunch grew larger as her due date approached. (Hamile kadının doğum tarihine yaklaştıkça karın bölgesi büyüdü.)
- The tailor had trouble fitting the suit around the man’s paunch. (Terzi, adamın karın bölgesi etrafında takım elbiseyi sığdırmakta zorlandı.)
- The bodybuilder’s paunch was toned and muscular. (Vücut geliştiricinin karın bölgesi kaslı ve fit görünüyordu.)
- The farmer’s paunch suggested he enjoyed his own produce a little too much. (Çiftçinin karın bölgesi, kendi ürünlerini biraz fazla tükettiğini düşündürdü.)
- The comedian made jokes about his own paunch during his stand-up routine. (Komedyen, stand-up gösterisi sırasında kendi karın bölgesiyle ilgili şakalar yaptı.)
- The restaurant served a paunchy cut of beef that was very flavorful. (Restoran, lezzetli bir et kesimi olan karın bölgesi eti servis etti.)
- The boxer took a hit to his paunch and winced in pain. (Boksör, karın bölgesine aldığı darbeyle acıyla burkuldu.)
- The doctor examined the patient’s paunch for any signs of hernia. (Doktor, fıtık belirtileri açısından hastanın karın bölgesini muayene etti.)
- The man’s paunch shook with laughter as he watched the comedy show. (Adamın karın bölgesi, komedi gösterisini izlerken gülmekten sallandı.)
- The pregnant woman rested her hand on her paunch and felt her baby move. (Hamile kadın, elini karın bölgesine koydu ve bebeğinin hareketini hissetti
- The chef used paunch meat to make a delicious stew. (Şef, lezzetli bir güveç yapmak için karın eti kullandı.)
- The weightlifter’s paunch was a source of strength during his lifts. (Halterci, kaldırışları sırasında karın bölgesini güç kaynağı olarak kullandı.)
- The doctor advised the patient to avoid foods that would cause his paunch to bloat. (Doktor, hastanın karın bölgesinin şişmesine neden olacak yiyeceklerden kaçınmasını önerdi.)
- The man’s paunch hung over his belt, making it hard to bend over. (Adamın karın bölgesi kemerinin üzerine sarkıyordu, bükülmeyi zorlaştırıyordu.)
Hemen Yorum Yaz