Parental İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Parental İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Parental İle İlgili Cümleler

Parental kelimesi Türkçede “ebeveynsel” anlamına gelmektedir. Bu kelime, ebeveynler veya aile ile ilgili olan durumlarda kullanılmaktadır. İşte parental kelimesi ile kullanılabilecek 20 örnek cümle:

Örnek Cümleler:

  1. As parents, we need to be more parental and understanding towards our children. (Ebeveynler olarak, çocuklarımıza karşı daha ebeveynsel ve anlayışlı olmamız gerekiyor.)
  2. The parental instinct to protect their young is very strong in most animals. (Genellikle hayvanlarda, gençlerini koruma içgüdüsü çok güçlüdür.)
  3. She always seeks parental approval for her decisions. (O, her zaman kararları için ebeveyn onayı arar.)
  4. The school provides parental support and resources for families in need. (Okul, ihtiyacı olan ailelere ebeveynsel destek ve kaynaklar sağlar.)
  5. The book offers some good parental advice for new parents. (Kitap, yeni ebeveynler için iyi bir ebeveynsel tavsiye sunar.)
  6. His parental responsibilities include taking care of his children and providing for their needs. (Onun ebeveynsel sorumlulukları, çocuklarına bakmak ve ihtiyaçlarını karşılamaktır.)
  7. The parental guidance rating is recommended for children under the age of 13. (Ebeveynsel rehberlik derecelendirmesi, 13 yaşın altındaki çocuklar için önerilir.)
  8. Parental involvement is important for a child’s academic success. (Ebeveynsel katılım, bir çocuğun akademik başarısı için önemlidir.)
  9. He seeks parental advice before making any major decisions in his life. (O, hayatındaki herhangi bir büyük karar vermeden önce ebeveynsel tavsiye arar.)
  10. The parental responsibility for teaching values and morals lies with the parents. (Değer ve ahlak öğretme ebeveynsel sorumluluk, ebeveynlerin elindedir.)
  11. Parental discipline can be effective in correcting a child’s behavior. (Ebeveynsel disiplin, bir çocuğun davranışını düzeltmede etkili olabilir.)
  12. The parental leave policy allows parents to take time off work to care for their newborn child. (Ebeveynsel izin politikası, ebeveynlerin yeni doğan çocuklarına bakmak için işten izin almalarına izin verir.)
  13. The parental role in a child’s life is crucial for their emotional and social development. (Bir çocuğun hayatındaki ebeveynsel rol, duygusal ve sosyal gelişimleri için önemlidir.)
  14. The parental control feature on the computer allows parents to restrict their child’s access to certain websites. (Bilgisayardaki ebeveynsel kontrol özelliği, ebeveynlerin çocuklarının belirli web sit

elere erişimini kısıtlamasına olanak tanır.)
15. The parental involvement in sports can have a positive impact on a child’s physical health and confidence. (Sporlardaki ebeveynsel katılım, bir çocuğun fiziksel sağlığı ve özgüveni üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabilir.)

  1. She has a strong parental bond with her daughter and they share a close relationship. (Kızıyla güçlü bir ebeveynsel bağı var ve yakın bir ilişki paylaşıyorlar.)
  2. The parental education program provides workshops and resources for parents to learn about child development. (Ebeveynsel eğitim programı, ebeveynlerin çocuk gelişimi hakkında öğrenmek için atölye çalışmaları ve kaynaklar sağlar.)
  3. The parental responsibility to ensure their child’s safety is paramount. (Çocuklarının güvenliğini sağlamak ebeveynsel sorumluluk açısından son derece önemlidir.)
  4. Parental involvement in a child’s education can lead to higher academic achievement. (Bir çocuğun eğitimindeki ebeveynsel katılım, daha yüksek akademik başarıya yol açabilir.)
  5. The parental relationship with their child can have a significant impact on their mental health and well-being. (Ebeveynlerin çocuklarıyla olan ilişkisi, zihinsel sağlık ve refahları üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.