Painstakingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Painstakingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Painstakingly

Painstakingly kelimesi “özenle, titizlikle” anlamına gelir. Bu kelime, bir işi yaparken gereken titizlik, sabır ve özveri anlatmak için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. She painstakingly cleaned every corner of the house before her guests arrived. (Konukları gelmeden önce evin her köşesini özenle temizledi.)
2. The artist spent months painstakingly creating his masterpiece. (Sanatçı, şaheserini özenle yaratmak için aylarını harcadı.)
3. The team worked painstakingly to ensure that every detail was perfect. (Ekip, her detayın mükemmel olması için özenle çalıştı.)
4. The researcher spent years painstakingly gathering data for her thesis. (Araştırmacı, tezi için veri toplamak için yıllarını özenle harcadı.)
5. The chef painstakingly prepared each dish with precision and care. (Şef, her yemeği özenle hazırlayarak hassasiyet ve özen gösterdi.)
6. The seamstress worked painstakingly to ensure that every stitch was perfect. (Terzi, her dikişi mükemmel olması için özenle çalıştı.)
7. The author painstakingly edited every sentence in her novel to ensure its quality. (Yazar, romanındaki her cümleyi kalitesini sağlamak için özenle düzenledi.)
8. The construction workers painstakingly laid each brick to ensure the building was sturdy. (İnşaat işçileri, binanın sağlam olması için her tuğlayı özenle döşediler.)
9. The teacher painstakingly graded each paper to ensure fairness. (Öğretmen, her kağıdı adil olması için özenle değerlendirdi.)
10. The gardener painstakingly tended to each plant in the garden. (Bahçıvan, bahçedeki her bitkiye özenle baktı.)
11. The athlete trained painstakingly for months to prepare for the competition. (Sporcu, yarışmaya hazırlanmak için aylarca özenle antrenman yaptı.)
12. The musician practiced painstakingly for hours to perfect her performance. (Müzisyen, performansını mükemmelleştirmek için saatlerce özenle çalıştı.)
13. The student worked painstakingly to finish his project before the deadline. (Öğrenci, süre dolmadan önce projesini bitirmek için özenle çalıştı.)
14. The jeweler painstakingly crafted each piece of jewelry by hand. (Kuyumcu, her mücevheri el ile özenle yaptı.)
15. The translator painstakingly translated the document to ensure accuracy. (Çevirmen, doğruluğu sağlamak için belgeyi özenle çevirdi.)
16. The doctor worked painstakingly to save the patient’s life. (Doktor, hastanın hayatını kurtarmak için özenle çalıştı.)
17. The sculptor painstakingly carved each detail into the statue. (Heykeltıraş, her detayı heykele özenle işledi.)
18. The designer painstakingly selected each fabric and accessory for

the dress to ensure it was perfect. (Tasarımcı, elbisenin mükemmel olması için her kumaş ve aksesuarı özenle seçti.)
19. The historian painstakingly researched every aspect of the event to write an accurate account. (Tarihçi, doğru bir hesap yazmak için olayın her yönünü özenle araştırdı.)

20. The programmer worked painstakingly to debug the code and ensure it was error-free. (Programcı, kodun hatasız olduğunu sağlamak için özenle hata ayıklama işlemi yaptı.)

(Türkçe karşılıklarını parantez içinde yazdık.)