Pacifist İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pacifist İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pacifist Nedir?

Pacifist, savaş ve şiddet kullanımına karşı olan kişilere verilen bir addır. Pacifistler, savaş ve şiddetin hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu düşünürler ve çatışma durumlarında barışçıl yolların kullanılması gerektiğini savunurlar.

Örnek Cümleler:

1. As a pacifist, she refused to take part in any violent protests. (Pacifist olarak, herhangi bir şiddet içeren protestoya katılmayı reddetti.)
2. He was a devout pacifist and spent most of his life advocating for peace. (O, samimi bir pacifistti ve hayatının çoğunu barışı savunarak geçirdi.)
3. The pacifist organization organized a peaceful demonstration against the war. (Pacifist örgüt, savaşa karşı barışçıl bir gösteri düzenledi.)
4. The pacifist approach to conflict resolution emphasizes dialogue and compromise. (Çatışma çözümüne yönelik pacifist yaklaşım, diyalog ve uzlaşmaya öncelik verir.)
5. Being a pacifist, he always found it hard to understand why people would choose to fight. (Pacifist olmasından dolayı, insanların neden savaşmayı tercih ettiğini anlamak her zaman zordu.)
6. She was a pacifist at heart and couldn’t bear to see any living creature in pain. (Kalbinde bir pacifist olan o, hiçbir canlı yaratığın acı çekmesini görmeye dayanamazdı.)
7. The pacifist community condemned the use of violence in any form. (Pacifist topluluk, herhangi bir şekilde şiddet kullanımını kınadı.)
8. The pacifist philosophy advocates for nonviolence and peaceful resistance to oppression. (Pacifist felsefe, şiddetsizlik ve baskıya karşı barışçıl direnişi savunur.)
9. Even in the face of aggression, he refused to abandon his pacifist principles. (Agressif bir durumla karşı karşıya kalsa bile, pacifist prensiplerinden vazgeçmeyi reddetti.)
10. The pacifist movement gained momentum during the Vietnam War. (Vietnam Savaşı sırasında pacifist hareket ivme kazandı.)
11. His pacifist beliefs were shaped by his experiences as a soldier in World War II. (Pacifist inancı, II. Dünya Savaşı’nda askerlik yaparken yaşadığı deneyimlerden kaynaklandı.)
12. She expressed her pacifist views in a letter to the editor of the local newspaper. (Yerel bir gazetenin editörüne yazdığı mektupla pacifist görüşlerini ifade etti.)
13. The pacifist organization donated funds to support nonviolent conflict resolution programs. (Pacifist örgüt,

şiddetsiz çatışma çözümü programlarını desteklemek için fon sağladı.)
14. The pacifist movement has been influential in promoting disarmament and nuclear non-proliferation. (Pacifist hareket, silahsızlanma ve nükleer yayılmanın önlenmesi konularında etkili oldu.)

15. She believed that pacifism was the only way to achieve lasting peace. (Kalıcı barışın sağlanmasının tek yolunun pacifizm olduğuna inanıyordu.)
16. The pacifist perspective on war is that it only leads to more violence and suffering. (Pacifist bakış açısı, savaşın sadece daha fazla şiddete ve acıya neden olduğudur.)
17. He was criticized by some for being a pacifist, but he remained committed to his beliefs. (Bazıları tarafından pacifist olduğu için eleştirildi, ancak inançlarına bağlı kaldı.)
18. The pacifist movement has roots in many different religious and philosophical traditions. (Pacifist hareketin kökleri birçok farklı dini ve felsefi geleneğe dayanır.)
19. She became a pacifist after witnessing the devastating effects of war firsthand. (Savaşın yıkıcı etkilerini bizzat gördükten sonra pacifist oldu.)
20. The pacifist approach to conflict resolution has been shown to be effective in many different contexts. (Çatışma çözümüne yönelik pacifist yaklaşımın birçok farklı bağlamda etkili olduğu kanıtlanmıştır.)

(Türkçe çeviriler örnek cümlelerin hemen yanında yer almaktadır.)