Overboard İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Overboard İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Overboard Nedir?


Overboard, Türkçe karşılığı “denize düşmek” olan bir İngilizce kelime olarak kullanılır. Bir kişinin bir gemiden veya teknedan denize düşmesi durumunu ifade eder.

Örnek Cümleler:

  1. He slipped and fell overboard, but luckily the crew was able to rescue him. (Kaydı ve denize düştü, ama neyse ki mürettebat onu kurtarabildi.)
  2. The sailors were trained in how to rescue someone who fell overboard. (Denize düşen birini nasıl kurtaracakları konusunda denizciler eğitim almıştı.)
  3. The storm caused several passengers to go overboard, and some were never found. (Fırtına birkaç yolcunun denize düşmesine neden oldu ve bazıları asla bulunamadı.)
  4. She accidentally dropped her phone overboard while taking a selfie. (Selfie çekerken yanlışlıkla telefonunu denize düşürdü.)
  5. The fisherman’s hat blew off his head and overboard into the water. (Balıkçının şapkası başından uçtu ve suya düştü.)
  6. The ship’s captain warned the crew to be careful not to fall overboard during the storm. (Gemi kaptanı, fırtına sırasında mürettebatın dikkatli olmasını, denize düşmemeye çalışmasını uyardı.)
  7. The swimmer was exhausted and nearly went overboard, but the lifeguard saved him just in time. (Yüzücü yorgun düşmüştü ve neredeyse denize düşecekti, ama cankurtaran tam zamanında onu kurtardı.)
  8. The celebrity’s expensive watch slipped off his wrist and overboard while he was waving to fans. (Ünlünün pahalı saati hayranlarına el sallarken bileğinden kayarak denize düştü.)
  9. The child was wearing a life jacket to ensure he wouldn’t go overboard. (Çocuk, denize düşmemesi için can yeleği giymişti.)
  10. The captain was worried about the safety of his crew after one of them went overboard. (Kaptan, mürettebatından birinin denize düşmesinden sonra ekibinin güvenliği konusunda endişeliydi.)
  11. The cargo ship lost several containers overboard during the rough seas. (Yük gemisi sert denizler sırasında birkaç konteynerini denize düşürdü.)
  12. The couple enjoyed watching dolphins swim alongside their boat until one of them went overboard. (Çift, tekne yanında yüzüşen yunusları izlerken biri denize düşene kadar keyifli vakit geçirdi.)
  13. The sailor used a rope ladder to climb back aboard after falling overboard. (Denize düştükten sonra, denizci bir halat merdiveni kullanarak geri gemiye çıktı.)
  14. The ship’s crew quickly responded when a passenger went overboard, launching a rescue boat within minutes. (Bir yolcu denize düştüğünde, gemi mürettebatı hızla tep

ki ederek bir kurtarma botunu birkaç dakika içinde denize indirdi.)
15. The young boy was scolded by his parents after throwing his toy overboard. (Küçük çocuk oyuncaklarını denize atınca ailesi tarafından azarlandı.)

  1. The captain was relieved when the crew member who fell overboard was found alive and well. (Kaptan, denize düşen mürettebat üyesinin sağ salim bulunduğunda rahatladı.)
  2. The cruise ship had safety protocols in place to prevent passengers from going overboard. (Kruvaziyer gemisi, yolcuların denize düşmesini önlemek için güvenlik protokolleri uyguluyordu.)
  3. The swimmer was so focused on his laps that he didn’t even realize he had gone overboard. (Yüzücü, turuna odaklandığı için denize düştüğünü bile fark etmedi.)
  4. The ship’s crew practiced emergency drills regularly, including rescue procedures for someone who falls overboard. (Gemi mürettebatı düzenli olarak acil durum tatbikatları yapar ve denize düşen biri için kurtarma prosedürlerini uygular.)
  5. The passenger was grateful for the crew’s quick response when his wedding ring went overboard. (Yüzüğü denize düşen yolcu, gemi mürettebatının hızlı tepkisinden dolayı minnettar kaldı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.