Outwith İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Outwith İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Outwith İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Dışında, dışında kalan, dışarıda.

Örnek Cümleler:

  1. I always keep my shoes outwith the house to avoid dirtying the floor.
    (Zeminin kirlenmesini önlemek için ayakkabılarımı her zaman evin dışında tutarım.)
  2. Outwith the office hours, I am available for meetings.
    (Ofis saatleri dışında toplantılar için müsaitim.)
  3. Our school has a strict policy about mobile phones outwith the classroom.
    (Okulumuzda sınıf dışında cep telefonlarına karşı sıkı bir politika vardır.)
  4. I love to sit outwith in the garden and read a book.
    (Bahçede oturup kitap okumayı severim.)
  5. Outwith the usual suspects, there were some unexpected guests at the party.
    (Alışılmış şüphelilerin dışında partiye beklenmedik misafirler de geldi.)
  6. The parking lot outwith the stadium was full before the game started.
    (Maç başlamadan önce stadyumun dışındaki otopark dolmuştu.)
  7. You can find more affordable housing options outwith the city center.
    (Şehir merkezinin dışında daha uygun konut seçenekleri bulabilirsiniz.)
  8. Outwith the summer season, this beach is usually very quiet.
    (Yaz sezonu dışında, bu plaj genellikle çok sessizdir.)
  9. It’s important to keep dangerous substances outwith the reach of children.
    (Tehlikeli maddeleri çocukların erişemeyeceği bir yerde tutmak önemlidir.)
  10. Outwith the stormy weather, this coastal area is very picturesque.
    (Fırtınalı hava dışında, bu sahil bölgesi çok güzel.)
  11. We need to look outwith our own experiences to understand other people’s perspectives.
    (Başkalarının bakış açısını anlamak için kendi deneyimlerimizin dışına bakmamız gerekiyor.)
  12. Outwith my close friends, I am quite introverted and prefer to spend time alone.
    (Yakın arkadaşlarımın dışında oldukça içe dönük biriyim ve yalnız zaman geçirmeyi tercih ederim.)
  13. Outwith the peak season, flights to this destination are much cheaper.
    (Zirve sezonunun dışında bu varış noktasına uçuşlar çok daha ucuz.)
  14. We keep all important documents outwith the reach of pets to avoid any damage.
    (Herhangi bir hasarı önlemek için tüm önemli belgeleri evcil hayvanların erişemeyeceği bir yerde tutuyoruz.)
  15. Outwith the office, I enjoy hiking and spending time in nature.
    (Ofis dışında, yürüyüş yapmayı ve doğada zaman geçirmeyi seviyorum.)
  1. The concert was held outwith the city center to avoid traffic congestion.
    (Trafik sıkışıklığından kaçınmak için konser şehir merkezinin dışında yapıldı.)
  2. Outwith work, I like to volunteer at the local animal shelter.
    (İş dışında, yerel hayvan barınağında gönüllü olarak çalışmayı severim.)
  3. The company has a policy against discussing politics outwith the designated area.
    (Şirket, belirtilen alan dışında siyaset konuşulmasına karşı bir politika benimsemektedir.)
  4. Outwith the summer months, this swimming pool is closed.
    (Yaz aylarının dışında, bu yüzme havuzu kapalıdır.)
  5. It’s important to keep your personal belongings outwith the reach of strangers in crowded places.
    (Kalabalık yerlerde kişisel eşyalarınızı yabancıların erişemeyeceği bir yerde tutmak önemlidir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.