Opulence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Opulence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Opulence Nedir?

Opulence, aşırı lüks, gösterişli veya zenginliği ifade eden bir kelimedir. Bu kelime, genellikle malikaneler, lüks arabalar, mücevherler ve benzeri şeylerle ilişkilendirilir.

Örnek Cümleler:

  1. My neighbor’s mansion is the epitome of opulence.
    (Komşumun malikanesi opulansın simgesidir.)
  2. The opulence of the palace left me speechless.
    (Sarayın opulansı beni konuşturamadı.)
  3. She walked into the party with an air of opulence.
    (Partiye opulans bir hava ile girdi.)
  4. The opulence of the hotel was beyond my wildest dreams.
    (Otelin opulansı benim en vahşi hayallerimden bile öteydi.)
  5. The wedding was a display of opulence and extravagance.
    (Düğün, opulans ve savurganlığın bir göstergesiydi.)
  6. The opulence of the yacht impressed everyone on board.
    (Yatın opulansı, gemide bulunan herkesi etkiledi.)
  7. The opulence of the ballroom was breathtaking.
    (Balo salonunun opulansı nefes kesiciydi.)
  8. The opulence of the jewelry store was overwhelming.
    (Mücevher dükkanının opulansı baskındı.)
  9. The opulence of the fashion show was unmatched.
    (Moda şovunun opulansı eşsizdi.)
  10. The opulence of the restaurant was reflected in the prices.
    (Restoranın opulansı fiyatlara yansıyordu.)
  11. The opulence of the wedding cake was impressive.
    (Düğün pastasının opulansı etkileyiciydi.)
  12. The opulence of the limousine was beyond belief.
    (Limuzinin opulansı inanılmazdı.)
  13. The opulence of the chandelier lit up the room.
    (Avizenin opulansı odanın aydınlanmasını sağladı.)
  14. The opulence of the art exhibit was inspiring.
    (Sanat sergisinin opulansı ilham vericiydi.)
  15. The opulence of the private jet was extravagant.
    (Özel jetin opulansı savurgandı.)
  16. The opulence of the pool made it the perfect place to relax.
    (Havuzun opulansı onu rahatlamak için mükemmel bir yer haline getirdi.)
  17. The opulence of the vacation home was stunning.
    (Tatil evinin opulansı çarpıcıydı.)
  18. The opulence of the concert hall was unmatched.
    (Konser salonunun opulansı eşsizdi.)
  19. The opulence of the cruise ship was overwhelming.
    (Kruvaziyerin opulansı baskındı.)
  20. The opulence of the spa made

it the ultimate relaxation destination.
(Spa’nın opulansı onu en iyi rahatlama mekanı haline getirdi.)

Türkçe Çeviriler:

  1. Komşumun malikanesi opulansın simgesidir.
  2. Sarayın opulansı beni konuşturamadı.
  3. Partiye opulans bir hava ile girdi.
  4. Otelin opulansı benim en vahşi hayallerimden bile öteydi.
  5. Düğün, opulans ve savurganlığın bir göstergesiydi.
  6. Yatın opulansı, gemide bulunan herkesi etkiledi.
  7. Balo salonunun opulansı nefes kesiciydi.
  8. Mücevher dükkanının opulansı baskındı.
  9. Moda şovunun opulansı eşsizdi.
  10. Restoranın opulansı fiyatlara yansıyordu.
  11. Düğün pastasının opulansı etkileyiciydi.
  12. Limuzinin opulansı inanılmazdı.
  13. Avizenin opulansı odanın aydınlanmasını sağladı.
  14. Sanat sergisinin opulansı ilham vericiydi.
  15. Özel jetin opulansı savurgandı.
  16. Havuzun opulansı onu rahatlamak için mükemmel bir yer haline getirdi.
  17. Tatil evinin opulansı çarpıcıydı.
  18. Konser salonunun opulansı eşsizdi.
  19. Kruvaziyerin opulansı baskındı.
  20. Spa’nın opulansı onu en iyi rahatlama mekanı haline getirdi.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.