On Hand İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Hand İle İlgili Cümleler
Hand, Türkçede “el” anlamına gelmektedir. Aşağıda İngilizce örnek cümleler ve Türkçe karşılıkları bulabilirsiniz.
- She held her husband’s hand tightly. (Eşinin elini sıkıca tuttu.)
- The child waved his hand to say hello. (Çocuk merhaba demek için elini salladı.)
- He injured his hand in a car accident. (O, bir araba kazasında elini yaraladı.)
- The artist used his hand to draw a beautiful picture. (Sanatçı, güzel bir resim çizmek için elini kullandı.)
- She handed me the book to read. (Kitabı okumam için bana verdi.)
- He washed his hands before eating. (Yemekten önce ellerini yıkadı.)
- The musician played the guitar with his hands. (Müzisyen, gitarını elleriyle çaldı.)
- She raised her hand to ask a question. (Soru sormak için elini kaldırdı.)
- The chef used his hands to mix the ingredients. (Aşçı, malzemeleri karıştırmak için ellerini kullandı.)
- He used his hand to cover his mouth when he coughed. (Öksürdüğünde ağzını eliyle kapattı.)
- She wore a hand-knitted sweater. (El örgüsü bir kazak giydi.)
- He wrote the letter by hand. (Mektubu el yazısıyla yazdı.)
- The baby held his mother’s hand while walking. (Yürürken annesinin elini tuttu.)
- She clapped her hands to show her appreciation. (Takdirini göstermek için ellerini çırptı.)
- He gave her a hand to carry the heavy bags. (Ağır çantaları taşımak için ona yardım etti.)
- The teacher used a hand gesture to quiet the class. (Öğretmen, sınıfı sakinleştirmek için el hareketi yaptı.)
- She applied hand cream to moisturize her skin. (Cildini nemlendirmek için el kremi sürdü.)
- He gave her a handkerchief to wipe her tears. (Gözyaşlarını silmek için ona mendil verdi.)
- The sculptor shaped the clay with his hands. (Heykeltıraş, kil ile elleriyle şekil verdi.)
- She felt a hand on her shoulder and turned around. (Omzunda bir el hissetti ve döndü.)
- He made a hand gesture to indicate that he was ready. (Hazır olduğunu belirtmek için el işareti yaptı.)
- She carefully placed the fragile vase in her hands. (Kırılgan vazoyu dikkatlice ellerine yerleştirdi.)
- He shook hands with his business partner after closing the deal. (Anlaşmayı tamamladıktan sonra iş ortağıyla el sıkıştı.)
- She used her hand to shield her eyes from the sun. (Güneşten gözlerini korumak için elini kullandı.)
- He held his hand out to help the elderly woman cross the street. (Yaşlı kadının yolun karşısına geçmesine yardım etmek için elini uzattı.)
- She used her hand to stir the soup. (Çorba karıştırmak için elini kullandı.)
- He put his hand on his heart and pledged his loyalty. (Kalbine elini koydu ve sadakatini yemin etti.)
- She handed in her essay to the teacher. (Ödevini öğretmene teslim etti.)
- He felt a cold hand on his neck and turned around quickly. (Boynunda soğuk bir el hissetti ve hızla döndü.)
- She counted on her fingers using her hand. (Parmaklarıyla elini kullanarak saydı.)
Bu örnek cümlelerle “hand” kelimesinin farklı kullanımlarını ve İngilizce ifadeleri öğrenebilirsiniz.
Hemen Yorum Yaz