Occasional İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Occasional İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Occasional Nedir?


Occasional, “ara sıra olan, nadiren yapılan veya ortaya çıkan” anlamlarına gelir.

Örnek cümleler:

  1. I only drink coffee on occasional mornings. (Ben sadece ara sıra kahve içerim.)
  2. We have occasional meetings with our boss. (Patronumuzla ara sıra toplantılar yaparız.)
  3. He had an occasional twitch in his eye. (Gözünde ara sıra seğirme olurdu.)
  4. She made occasional trips to the city. (Şehre ara sıra seyahat ederdi.)
  5. The company holds occasional charity events. (Şirket, ara sıra yardım etkinlikleri düzenler.)
  6. He was an occasional smoker, but he quit for good. (O, ara sıra sigara içen biriydi ama tamamen bıraktı.)
  7. The rain was occasional, but it made the roads slippery. (Yağmur ara sıra yağıyordu, ama yolları kayganlaştırdı.)
  8. She had occasional panic attacks. (Ara sıra panik atakları olurdu.)
  9. They had an occasional argument, but they were still good friends. (Ara sıra tartışırlardı ama yine de iyi arkadaşlardılar.)
  10. I like to read occasional poetry. (Ara sıra şiir okumaktan hoşlanırım.)
  11. He only had occasional contact with his family. (Ailesiyle sadece ara sıra iletişim kurardı.)
  12. We went on an occasional picnic in the park. (Parkta ara sıra piknik yapardık.)
  13. The occasional noise from the construction site was annoying. (İnşaat alanından ara sıra gelen sesler sinir bozucuydu.)
  14. She was an occasional contributor to the newspaper. (Gazeteye ara sıra yazılar yazardı.)
  15. The museum has occasional exhibitions of contemporary art. (Müze, ara sıra çağdaş sanat sergileri düzenler.)
  16. He had occasional dizzy spells. (Ara sıra başı dönerdi.)
  17. We had occasional power outages during the storm. (Fırtına sırasında ara sıra elektrik kesintileri yaşadık.)
  18. She took occasional breaks from studying to rest her eyes. (Gözlerini dinlendirmek için ara sıra ders çalışmaya ara verirdi.)
  19. The team made occasional mistakes, but they still won the game. (Takım ara sıra hatalar yapsa da yine de maçı kazandı.)
  20. He enjoyed occasional indulgences in rich desserts. (Zengin tatlılarda ara sıra kendini şımartmayı severdi.)

Devamı

  1. The company only hires occasional temporary workers. (Şirket sadece ara sıra geçici işçi alır.)
  2. She had occasional nightmares that kept her awake at night. (Ara sıra kabuslar görürdü ve gece uykusuz kalırdı.)
  3. The restaurant offers occasional specials on the menu. (Restoran, menüde ara sıra özel yemekler sunar.)
  4. He took occasional breaks from work to stretch his legs. (Bacaklarını germek için işten ara sıra mola verirdi.)
  5. The cat made occasional appearances in the garden. (Kedi, bahçede ara sıra görünürdü.)
  6. She had occasional lapses in memory. (Ara sıra hafıza kayıpları yaşardı.)
  7. The museum has occasional tours for school groups. (Müze, okul grupları için ara sıra turlar düzenler.)
  8. He enjoyed occasional trips to the beach to surf. (Sörf yapmak için ara sıra plaja gitmekten keyif alırdı.)
  9. The hotel offers occasional discounts on room rates. (Otel, oda ücretlerinde ara sıra indirimler yapar.)
  10. She had occasional bouts of depression. (Ara sıra depresyon atakları geçirirdi.)

Bu örneklerde de görüleceği gibi, “occasional” kelimesi ara sıra olan birçok farklı durumu ifade etmek için kullanılabilir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.