Observe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Observe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Observe (gözlemlemek)

Observe kelimesi, dikkatlice incelemek veya gözlemlemek anlamına gelir. Aşağıda, “observe” kelimesinin İngilizce cümleler içinde kullanıldığı 20 örnek cümle bulunmaktadır:

1. I like to observe nature. (Doğayı gözlemlemeyi severim.)
2. He carefully observed the behavior of the ants. (O, karıncaların davranışlarını dikkatle gözlemledi.)
3. The teacher asked the students to observe the experiment. (Öğretmen öğrencilerden deneyi gözlemlemelerini istedi.)
4. You need to observe the rules of the game. (Oyun kurallarına uymak zorundasın.)
5. The scientist observed the movement of the planets. (Bilim adamı, gezegenlerin hareketlerini gözlemledi.)
6. The police observed the suspect for several days. (Polis şüpheliyi birkaç gün boyunca gözlemledi.)
7. She carefully observed the details of the painting. (O, tablonun detaylarını dikkatle gözlemledi.)
8. It is important to observe safety precautions. (Güvenlik önlemlerine uymak önemlidir.)
9. The doctor observed the patient’s symptoms before making a diagnosis. (Doktor, teşhis koymadan önce hastanın belirtilerini gözlemledi.)
10. The scientist observed the behavior of the animals in their natural habitat. (Bilim adamı, hayvanların doğal yaşam alanlarındaki davranışlarını gözlemledi.)
11. We can observe many different types of birds in this area. (Bu bölgede birçok farklı kuş türünü gözlemleyebiliriz.)
12. The teacher observed the student’s progress over the semester. (Öğretmen, öğrencinin dönem boyunca ilerlemesini gözlemledi.)
13. The scientists observed a rare phenomenon in the sky. (Bilim adamları, gökyüzünde nadir bir fenomen gözlemledi.)
14. She likes to observe people’s behavior in public places. (O, insanların kamusal alanlarda davranışlarını gözlemlemeyi sever.)
15. The police observed the suspect’s movements using a hidden camera. (Polis, gizli bir kamera kullanarak şüphelinin hareketlerini gözlemledi.)
16. He observed that the

person was acting suspiciously. (O, kişinin şüpheli davrandığını gözlemledi.)
17. The scientist observed the effects of the medication on the patients. (Bilim adamı, ilacın hastalar üzerindeki etkilerini gözlemledi.)

18. The teacher observed the student’s presentation and gave feedback. (Öğretmen, öğrencinin sunumunu gözlemledi ve geri bildirim verdi.)
19. The artist observed the scene before painting it. (Sanatçı, resmetmeden önce sahneyi gözlemledi.)
20. The researcher observed the behavior of the monkeys in the zoo. (Araştırmacı, hayvanat bahçesindeki maymunların davranışlarını gözlemledi.)

Bu örnek cümlelerde “observe” kelimesi, birçok farklı konuda kullanılmıştır. Genellikle, doğayı, hayvanları, insanları, deneyleri ve fenomenleri gözlemlemek gibi şeyleri ifade etmek için kullanılır. Ayrıca, kural ve önlemlere uymak veya ilerleme, etki ve davranışları değerlendirmek gibi diğer durumlarda da kullanılabilir.