Obligation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Obligation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Obligation

Obligation, bir görev veya sorumluluk anlamına gelir. Bir kişinin yapması gereken veya yapmak zorunda olduğu bir şeyi ifade eder.

Örnek cümleler:

1. It is our obligation to take care of the environment for future generations. (Gelecek nesiller için çevreye bakmak bizim görevimizdir.)
2. As a parent, it’s your obligation to provide for your children. (Bir ebeveyn olarak, çocuklarınızı geçindirmek sizin sorumluluğunuzdur.)
3. The company has an obligation to provide a safe working environment for its employees. (Şirket, çalışanları için güvenli bir çalışma ortamı sağlamakla yükümlüdür.)
4. It’s my obligation to attend this meeting, even though I have other commitments. (Başka taahhütlerim olsa da, bu toplantıya katılmak benim görevimdir.)
5. The government has an obligation to protect the rights of its citizens. (Hükümet, vatandaşlarının haklarını korumakla yükümlüdür.)
6. As a teacher, it’s my obligation to ensure that my students are learning and progressing. (Bir öğretmen olarak, öğrencilerimin öğreniyor ve ilerliyor olduğundan emin olmak benim sorumluluğumdadır.)
7. We have an obligation to respect the cultural beliefs and traditions of others. (Başkalarının kültürel inanç ve geleneklerine saygı göstermek bizim görevimizdir.)
8. It’s your obligation to pay your bills on time. (Faturalarınızı zamanında ödemek sizin sorumluluğunuzdur.)
9. The doctor has an obligation to keep their patient’s information confidential. (Doktor, hastasının bilgilerini gizli tutmakla yükümlüdür.)
10. It’s your obligation to follow the rules and regulations of the company. (Şirketin kurallarına ve düzenlemelerine uymak sizin görevinizdir.)
11. Parents have an obligation to ensure their children’s safety. (Ebeveynler, çocuklarının güvenliğinden emin olmakla yükümlüdürler.)
12. The teacher has an obligation to provide a fair and equal education to all students. (Öğretmen, tüm öğrencilere adil ve eşit bir eğitim sağlamakla yükümlüdür.)
13. As a citizen, it’s your obligation to pay taxes. (Bir vatandaş olarak, vergi ödemek sizin sor

umluluğunuzdur.)
14. The company has an obligation to provide its customers with high-quality products and services. (Şirket, müşterilerine yüksek kaliteli ürünler ve hizmetler sağlamakla yükümlüdür.)

15. It’s your obligation to treat others with respect and kindness. (Diğer insanlara saygı ve nezaketle davranmak sizin görevinizdir.)
16. The government has an obligation to provide basic services to its citizens, such as healthcare and education. (Hükümet, sağlık hizmetleri ve eğitim gibi temel hizmetleri vatandaşlarına sağlamakla yükümlüdür.)
17. As a member of society, it’s your obligation to volunteer and give back to your community. (Toplumun bir üyesi olarak, gönüllü olmak ve topluma geri vermek sizin sorumluluğunuzdur.)
18. It’s the landlord’s obligation to ensure that the rental property is safe and habitable. (Kiraya verenin, kiralık mülkün güvenli ve yaşanabilir olduğundan emin olmakla yükümlülüğü vardır.)
19. The parents have an obligation to teach their children right from wrong. (Ebeveynler, çocuklarına doğru ve yanlışı öğretmekle yükümlüdürler.)
20. It’s the company’s obligation to provide a fair wage and benefits to its employees. (Şirketin, çalışanlarına adil bir ücret ve faydalar sağlamakla yükümlü olduğu.)