Numpty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Numpty Nedir?
Numpty, İskoçça ve Kuzey İngilizce ağızlarında kullanılan bir argo terimdir. Genellikle aptal veya cahil anlamında kullanılır.
Örnek Cümleler:
- I can’t believe I locked myself out of my car again. I’m such a numpty. (Arabamın kapısını yine kendim kilitleyip anahtarları içeride bıraktım. Ne kadar da aptalım.)
- He’s a complete numpty when it comes to technology. (Teknoloji konusunda tam bir cahil.)
- Don’t be such a numpty, it’s obvious that she was lying. (Öyle bir cahil olma, açıkça yalan söylediği belli.)
- I felt like a total numpty when I realized I had been pronouncing his name wrong for years. (Yıllarca onun adını yanlış telaffuz ettiğimi fark edince tam bir aptal gibi hissettim.)
- You’re a real numpty if you think that’s going to work. (Eğer o işe yarayacağını düşünüyorsan gerçekten çok aptalsın.)
- I can’t believe I just spilled coffee all over my shirt. What a numpty. (Sadece gömleğimin üzerine kahve döktüğüm için kendime inanamıyorum. Ne kadar da cahilim.)
- He tried to fix the computer himself and ended up making it worse. What a numpty. (Bilgisayarı kendisi tamir etmeye çalıştı ve daha da kötü hale getirdi. Ne kadar da aptal.)
- I feel like a numpty asking this question, but what does this word mean? (Bu soruyu sormaktan tam bir cahil gibi hissediyorum ama bu kelime ne anlama geliyor?)
- You’re such a numpty for forgetting your phone at home. (Telefonunu evde unuttuğun için gerçekten çok cahilsin.)
- She’s a bit of a numpty when it comes to directions. (Yön konusunda biraz cahil.)
- I can’t believe I just walked into the wrong classroom. What a numpty. (Yanlış sınıfa girdiğim için kendime inanamıyorum. Ne kadar da cahilim.)
- You’re a numpty if you think you can get away with cheating on the exam. (Sınavda kopya çekebileceğini düşünüyorsan gerçekten çok aptalsın.)
- He’s a total numpty when it comes to cooking. (Yemek pişirme konusunda tam bir cahil.)
- Don’t be a numpty, wear sunscreen. (Cahil olma, güneş kremi sür.)
- I can’t believe I just spilled soup all over myself. What a numpty. (Sadece üstüme çorba döktüğüm için kendime inanamıyorum. Ne kadar da aptalım.)
- You’re a numpty if you think you can outsmart the police. (Polisi kandırabileceğini
düşünüyorsan gerçekten çok cahilsin.)
17. She’s a bit of a numpty when it comes to fashion. (Moda konusunda biraz cahil.)
- I can’t believe I forgot my own birthday. What a numpty. (Kendi doğum günümü unuttuğum için kendime inanamıyorum. Ne kadar da aptalım.)
- You’re such a numpty for leaving your keys in the car. (Araba anahtarını arabada unuttuğun için gerçekten çok cahilsin.)
- He’s a complete numpty when it comes to public speaking. (Konuşma yapma konusunda tam bir cahil.)
Türkçe Karşılıklar:
- aptal
- teknolojiden anlamayan
- cahil
- aptal gibi hissetmek
- aptal
- cahil
- aptal
- cahil gibi hissetmek
- cahil
- yön konusunda biraz cahil
- aptal
- aptal
- yemek pişirme konusunda tam bir cahil
- cahil olma
- aptal
- polisi kandırabileceğini düşünüyorsan gerçekten çok cahilsin
- moda konusunda biraz cahil
- aptal
- cahil
- konuşma yapma konusunda tam bir cahil
Hemen Yorum Yaz