Nosy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Nosy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Nosy (İngilizce)

Nosy kelimesinin Türkçe anlamı “meraklı, her şeye burnunu sokan” şeklindedir.

  1. She’s always so nosy about other people’s business. (O, diğer insanların işlerine her zaman çok meraklı.)
  2. I don’t want to be nosy, but can I ask where you’re going? (Ben her şeye burnumu sokmak istemem ama nereye gittiğini sorabilir miyim?)
  3. My neighbor is extremely nosy, she’s always watching everything we do. (Komşumuz son derece meraklı, her şeyi izliyor.)
  4. Stop being so nosy and let me have my privacy. (Her şeye burnun sokmayı bırak ve özel hayatıma saygı göster.)
  5. I hate it when people are nosy about my personal life. (Kişisel hayatımla ilgili her şeye burnunu sokan insanlardan nefret ediyorum.)
  6. She’s a nosy parker, always asking questions she shouldn’t. (O, yapmaması gereken sorular soran bir meraklı.)
  7. I don’t mean to be nosy, but is everything okay? (Her şeye burnumu sokmak istemiyorum ama her şey yolunda mı?)
  8. He’s always nosing around in other people’s affairs. (O, her zaman diğer insanların işlerine burnunu sokar.)
  9. I wish my mom would stop being so nosy about my grades. (Annemin notlarımla ilgili her şeye burnunu sokmayı bırakmasını dilerim.)
  10. The nosy reporter kept asking personal questions. (Meraklı gazeteci kişisel sorular sormayı sürdürdü.)
  11. I think it’s rude to be nosy about someone’s finances. (Birinin mali durumu hakkında her şeye burnunu sokmak kaba olduğunu düşünüyorum.)
  12. The nosy detective was always snooping around for clues. (Meraklı dedektif her zaman ipuçları için sokuluyordu.)
  13. My nosy aunt always wants to know who I’m dating. (Benim meraklı teyzem her zaman kimle çıktığımı bilmek istiyor.)
  14. He’s a nosy guy, always trying to listen in on our conversations. (O, her zaman konuşmalarımızı dinlemeye çalışan bir meraklı.)
  15. I don’t want to sound nosy, but can you tell me what happened? (Her şeye burnumu sokuyormuşum gibi görünmek istemiyorum ama ne olduğunu söyleyebilir misin?)
  16. My nosy co-worker is always asking personal questions. (Meraklı iş arkadaşım her zaman kişisel sorular soruyor.)
  17. I’m not trying to be nosy, but why did you quit your job? (Her şeye burnumu sokmaya çalışmıyorum ama neden işinizi bıraktınız?)
  18. The nosy neighbor was always peeking through her curtains. (Meraklı komşu her zaman perdesinden gözetliyordu.)
  19. She’s such a nosy person, always asking questions she shouldn’t. (O,

her zaman yapmaması gereken sorular soran bir meraklı.)
20. It’s not polite to be nosy about someone’s personal life. (Birinin kişisel hayatı hakkında her şeye burnunu sokmak kibar değil.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.