Navigable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Navigable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Navigable

Navigable, Türkçe’de “gezilebilir” anlamına gelir. Bu kelime, denizlerde, nehirlerde veya diğer su yollarında gemilerin veya diğer araçların seyahat edebileceği bir su yolunun varlığını ifade eder.

Örnek cümleler:

1. The river is navigable for large cargo ships. (Nehir, büyük kargo gemileri için gezilebilirdir.)
2. This canal is navigable by small boats only. (Bu kanal, sadece küçük teknelerle gezilebilirdir.)
3. The lake is not navigable during the winter months due to ice. (Göl, kış aylarında buz nedeniyle gezilemez.)
4. The Panama Canal is one of the most navigable waterways in the world. (Panama Kanalı, dünyanın en gezilebilir su yollarından biridir.)
5. The company’s cargo ships are designed for navigable waterways. (Şirketin kargo gemileri, gezilebilir su yolları için tasarlanmıştır.)
6. The crew used a map to navigate the navigable waterway. (Ekip, gezilebilir su yolunu navigasyon yapmak için bir harita kullandı.)
7. The ocean liner navigated through a series of navigable channels to reach its destination. (Okyanus gemisi, hedefine ulaşmak için bir dizi gezilebilir kanaldan geçti.)
8. The river became navigable after a series of dredging operations. (Nehir, bir dizi tarama operasyonundan sonra gezilebilir hale geldi.)
9. The boat captain needed to navigate through a narrow navigable channel to avoid rocks. (Tekne kaptanı, kayalıklardan kaçınmak için dar bir gezilebilir kanalda navigasyon yapmak zorunda kaldı.)
10. The ship’s crew navigated through the navigable waters using radar and GPS. (Gemideki mürettebat, radar ve GPS kullanarak gezilebilir suları navige etti.)
11. The navigable river provided a convenient transportation route for goods. (Gezilebilir nehir, mallar için uygun bir taşıma rotası sağladı.)
12. The shipping company chose to use the navigable canal to transport its cargo. (Nakliye şirketi, kargosunu taşımak için gezilebilir kanalı kullanmayı tercih etti.)
13. The boat’s crew navigated the navigable waterway with ease. (Tekne mürettebatı, gezilebilir su yolunu kolaylıkla navige etti.)
14. The navigable river allowed for easy access to remote areas. (Gezilebilir nehir, uzak bölgelere kolay erişim sağladı.)
15. The navigable canal system was an important transportation network in ancient times. (Gezilebilir kanal sistemi, antik çağlarda önemli bir taşıma ağıydı.)
16. The navigable waterway was closed to all traffic due to heavy fog. (Yoğun sis nedeniyle gezilebilir su yolu tüm trafiğe kapandı.)
17. The ship’s captain used his experience

to navigate the navigable river safely. (Gemideki kaptan, gezilebilir nehirde güvenli bir şekilde navigasyon yapmak için deneyimlerinden yararlandı.)
18. The navigable channel was marked with buoys to guide ships safely through the waterway. (Gezilebilir kanal, gemileri su yolunda güvenli bir şekilde yönlendirmek için şamandıralarla işaretlenmişti.)

19. The navigable lake was a popular destination for recreational boaters. (Gezilebilir göl, rekreasyonel tekneler için popüler bir hedefti.)
20. The canal’s navigable depth was increased to accommodate larger ships. (Kanalın gezilebilir derinliği, daha büyük gemileri alacak şekilde artırıldı.)