Matinee İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Matinee İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Matinee Nedir?

Matinee, özellikle sinema ve tiyatro sektörlerinde kullanılan bir terimdir. Matinee, genellikle öğleden önce veya öğleden sonra düzenlenen gösterilerdir ve genellikle bilet fiyatları normal gösterilere göre daha ucuzdur.

Örnek cümleler:

1. I prefer going to matinee showings because they are cheaper. (Matinee gösterimlere gitmeyi tercih ediyorum, çünkü daha ucuzlar.)
2. The matinee performance of the play was sold out. (Oyunun matinee gösterimi tükendi.)
3. We missed the matinee showing because we overslept. (Matinee gösterimini uyuyakaldığımız için kaçırdık.)
4. The theater offers matinee showings for families with young children. (Tiyatro, küçük çocuklu aileler için matinee gösterimleri sunar.)
5. The matinee performance was a great success. (Matinee gösterisi büyük bir başarı oldu.)
6. I like to go to the matinee showing of movies to avoid crowds. (Kalabalıktan kaçınmak için filmlerin matinee gösterimlerine gitmeyi seviyorum.)
7. The matinee showing was cancelled due to technical difficulties. (Matinee gösterimi teknik sorunlar nedeniyle iptal edildi.)
8. Matinee tickets are discounted for students with valid IDs. (Matinee biletleri geçerli öğrenci kimlikleri olan öğrenciler için indirimli.)
9. We got great seats for the matinee performance of the ballet. (Bale’nin matinee gösterisi için harika koltuklar aldık.)
10. The matinee showing of the movie was in 3D. (Filmin matinee gösterimi 3D idi.)
11. The matinee performance of the musical was fantastic. (Müzikalin matinee gösterisi harikaydı.)
12. The theater was packed for the matinee showing of the new play. (Yeni oyunun matinee gösterimi için tiyatro tıklım tıklım doluydu.)
13. We decided to watch the matinee showing of the movie instead of the evening showing. (Akşam gösterisi yerine filmin matinee gösterimini izlemeye karar verdik.)
14. Matinee showings are a great way to save money. (Matinee gösterimleri para tasarrufu yapmanın harika bir yoludur.)
15. The matinee performance of the opera was breathtaking. (Operanın matinee gösterisi nefes kesiciydi.)
16. We were disappointed when we found out the matinee showing was sold out. (Matinee gösteriminin tükendiğini öğrendiğimizde hayal kırıklığına uğradık.)
17. The theater provides free popcorn during matinee showings. (Tiyatro, matinee gösterimleri sırasında ücretsiz patlamış mısır sağlar.)
18. The matinee showing of the play was a bit shorter than the evening showing. (Oyunun matinee gösterimi, akşam gösterisinden biraz daha kısaydı.)
19. I always try to make it to the matinee showing

of the movie if I have a busy evening schedule. (Yoğun bir akşam programım varsa, filmin matinee gösterimine her zaman yetişmeye çalışırım.)
20. Matinee showings are a great option for seniors who prefer to avoid late nights. (Geç saatlerden kaçınmayı tercih eden yaşlılar için matinee gösterimleri harika bir seçenektir.)