Make A Living İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Make A Living İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Make A Living İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Make A Living: geçimini sağlamak anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. I work hard to make a living for my family. (Ailem için geçimimi sağlamak için çalışıyorum.)
  2. She’s a musician and makes a living by performing at weddings and events. (O bir müzisyen ve düğünlerde ve etkinliklerde sahne alarak geçimini sağlıyor.)
  3. Many people in my hometown make a living by fishing. (Memleketimde birçok insan balıkçılık yaparak geçimini sağlıyor.)
  4. It’s not easy to make a living as an artist. (Sanatçı olarak geçimini sağlamak kolay değil.)
  5. He started his own business to make a living. (Geçimini sağlamak için kendi işini başlattı.)
  6. Some people make a living by driving for ride-sharing services. (Bazı insanlar sürücülük yaparak geçimlerini sağlıyorlar.)
  7. Many farmers make a living by growing crops and raising livestock. (Çiftçilerin birçoğu tarım yaparak ve hayvan yetiştirerek geçimlerini sağlıyorlar.)
  8. She works two jobs to make a living. (Geçimini sağlamak için iki işte çalışıyor.)
  9. He made a living as a freelance writer for several years. (Birkaç yıl serbest yazar olarak geçimini sağladı.)
  10. Some people make a living by selling goods online. (Bazı insanlar çevrimiçi mallar satışı yaparak geçimlerini sağlıyorlar.)
  11. He never went to college, but he still managed to make a good living. (Hiç üniversiteye gitmedi, ama yine de iyi bir geçim sağladı.)
  12. It’s important to have multiple streams of income to make a living. (Geçimini sağlamak için birden fazla gelir kaynağına sahip olmak önemlidir.)
  13. She moved to the city to make a better living. (Daha iyi bir geçim sağlamak için şehre taşındı.)
  14. Some people make a living by teaching English online. (Bazı insanlar İngilizce öğretme işi yaparak geçimlerini sağlıyorlar.)
  15. He’s been making a living as a plumber for over 20 years. (20 yıldan fazla bir süredir tesisatçı olarak geçimini sağlıyor.)
  16. Many people make a living by working in factories. (Fabrikalarda çalışarak birçok insan geçimlerini sağlıyor.)
  17. It’s difficult to make a living as a musician, but she loves it. (Müzisyen olarak geçim sağlamak zor, ama o bunu seviyor.)
  18. He lost his job and had to find a new way to make a living. (İşini kaybetti ve yeni bir geçim kaynağı bulmak zorunda kaldı.)
  19. Some people make a living by investing in stocks and real estate. (Bazı insanlar hisse senetleri ve emlak yatırımları yap

arak geçimlerini sağlıyorlar.)
20. She started a small business selling handmade crafts to make a living. (Geçimini sağlamak için el yapımı ürünler satan küçük bir işletme başlattı.)

(Türkçe çeviriler kalın ve siyah yazılmıştır.)

Bu örnek cümleler, “make a living” ifadesinin farklı yollarla kullanımını göstermektedir. İş, serbest çalışma, tarım, sanat ve yatırım gibi farklı alanlarda geçim sağlamak mümkündür. İnsanlar genellikle geçimlerini sağlamak için birden fazla işte çalışmak zorunda kalırlar. Geçimini sağlamak zor olabilir, ancak doğru fırsatlar ve stratejilerle başarılı olmak mümkündür.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.