Magisterial İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Magisterial İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Magisterial ne anlama gelir?

Magisterial kelimesi “otoriter, yetkili, etkileyici, güçlü” gibi anlamlara gelir.

Örnek cümleler:

  1. The president’s magisterial speech captivated the entire nation. (Başkanın etkileyici konuşması tüm ulkeyi büyüledi.)
  2. The magisterial tone in his voice made it clear that he was in charge. (Sesindeki otoriter ton, sorumlu olduğunu açıkça gösterdi.)
  3. The historian wrote a magisterial book on the subject, which is now considered a classic. (Tarihçi, konuyla ilgili etkileyici bir kitap yazdı, şimdi bir klasik olarak kabul ediliyor.)
  4. The conductor’s magisterial performance left the audience in awe. (Şefin etkileyici performansı, izleyicileri hayran bıraktı.)
  5. The CEO’s magisterial presence commanded respect from everyone in the room. (CEO’nun etkileyici varlığı, odadaki herkesin saygısını kazandı.)
  6. The judge’s magisterial demeanor conveyed a sense of authority and confidence. (Hakimin etkileyici tavrı, bir otorite ve güven hissi ile aktarıldı.)
  7. The artist’s magisterial brushstrokes created a stunning masterpiece. (Sanatçının etkileyici fırça darbeleri, çarpıcı bir başyapıt yarattı.)
  8. The professor’s magisterial lecture on Shakespeare was both informative and entertaining. (Profesörün etkileyici Shakespeare dersi, bilgilendirici ve eğlenceliydi.)
  9. The conductor’s magisterial control over the orchestra was evident in the flawless performance. (Şefin orkestra üzerindeki etkileyici kontrolü, kusursuz performansta açıkça görülebilir.)
  10. The author’s magisterial prose captured the beauty and complexity of the human experience. (Yazarın etkileyici nesri, insan deneyiminin güzelliğini ve karmaşıklığını yakaladı.)
  11. The athlete’s magisterial performance broke several records and earned him a place in history. (Sporcu’nun etkileyici performansı, birkaç rekor kırdı ve ona tarihte bir yer kazandırdı.)
  12. The governor’s magisterial leadership helped the state recover from the disaster. (Valinin etkileyici liderliği, eyaletin felaketten kurtulmasına yardımcı oldu.)
  13. The singer’s magisterial voice filled the concert hall with emotion and passion. (Şarkıcının etkileyici sesi, konser salonunu duygu ve tutkuyla doldurdu.)
  14. The architect’s magisterial design of the building was both functional and beautiful. (Mimarın etkileyici bina tasarımı, hem fonksiyonel hem de güzeldi.)
  15. The philosopher’s magisterial ideas challenged conventional wisdom and changed the course of history. (Filozofun etkileyici fikirleri, geleneksel bilgeliğe meydan okudu ve tarihin akışını deği

ştirdi.)
16. The chef’s magisterial culinary skills created a gastronomic masterpiece that delighted the senses. (Şefin etkileyici mutfak becerileri, duyuları memnun eden bir gastronomi şaheseri yarattı.)

  1. The scientist’s magisterial research on climate change provided groundbreaking insights into the issue. (Bilim insanının iklim değişikliği üzerine etkileyici araştırması, konu hakkında çığır açan fikirler sunuyordu.)
  2. The lawyer’s magisterial arguments in court convinced the jury of his client’s innocence. (Avukatın mahkemede etkileyici argümanları, jürinin müvekkilinin masumiyetine inanmasını sağladı.)
  3. The dancer’s magisterial performance left the audience spellbound and inspired. (Dansçının etkileyici performansı, seyirciyi büyüledi ve ilham verdi.)
  4. The writer’s magisterial use of language created a vivid and unforgettable story. (Yazarın dil kullanımındaki otoriterlik, canlı ve unutulmaz bir hikaye yarattı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.